After its emergence in the 1980’s, care ethics has been subjected to many criticisms and has been constantly revised in the light of these criticisms. In this paper I will basically focus on two of these criticisms: the criticism that care ethics, to the extent that it erodes the concept of autonomy, paves the way for the exploitation of the subjects involved, and the criticism of parochialism. I will then specify the ways to respond to these criticisms in a satisfactory manner: understanding autonomy not as a property of an individual but as relational and contextual, integrating justice and care based approaches, and understanding care not as an emotion, but as a practice. Understanding care in such a way would enable us to grasp it also as a political concept which can be extended to the public sphere, rather than just an ethical concept limited only to the private sphere.
care ethics feminist ethics relational autonomy Carol Gilligan care
İhtimam etiği 1980’lerde ortaya çıkışının ardından pek çok eleştiriye tabi tutulmuş ve bu eleştiriler ışığında sürekli revize edilmiştir. Bu yazıda temel olarak bu eleştirilerden iki tanesine odaklanacağım: İhtimam etiğinin otonomi kavramını dışarıda bıraktığı ölçüde tarafların istismarına zemin hazırladığına yönelik eleştiri ve cemaatçilik eleştirisi. Bu eleştirilere tatminkar bir yanıt vermenin yollarını ise şu şekilde sıralayacağım: Otonomiyi bir bireyin özelliği olarak anlamaktansa onun ilişkisel ve bağlamsal olduğunu kabul etmek, adalet temelli yaklaşım ile ihtimam temelli yaklaşımı bütünleştirmek ve ihtimamı bir duygu olarak değil, fakat bir pratik olarak kavramak. İhtimamı bu şekilde anlamak, onu yalnızca özel alana dair etik bir kavram olmaktan çıkarıp kamusal alana da genişletilebilecek politik bir kavram haline getirmenin de yolunu açacaktır.
ihtimam etiği ilişkisel otonomi feminist etik Carol Gilligan bakım
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 8 Sayı: 16 |