Thomas Hettche’nin 2014 yılında yayımlanan Tavus Kuşu Adası (“Pfaueninsel”) adlı romanı, 19. yüzyılda geçer ve Marie olarak bilinen, Maria Dorothea Strakon adlı kadın karakterin yaşam öyküsünü anlatır. Çocukluğunda öksüz olan Marie ve ağabeyi Christian, Berlin’in güneybatısında bulunan Tavus Kuşu Adası’na götürülüp kraliyet bakımına verilirler. Her ikisi de kısa boylu, görünürde yalnızca yetiştikleri adanın düzeninde var olabilen “cüceler”dir. Diğer insanlar, Marie ve Christian’a “canavar” gözüyle bakar ve onlarla aslında bir sömürge ilişkisi sürdürürler. Anlatıma böyle bakıldığında, hegemonyanın mikro düzeyine odaklandığı söylenebilir. Özneler arasında zorbaca davranışların nasıl ortaya çıktığını, nasıl geliştiğini ve en sonunda nasıl kurbanlara neden olduğunu resimlendirir. Bu doğrultuda makalede, roman, Homi K. Bhabha’nın postkolonyal kuramı temelinde incelenecek ve hegemonik bir ötekileştirme hikâyesi olarak okunacaktır.
Tavus Kuşu Adası Homi K. Bhabha postkolonyal kuram hegemonya özne ötekileştirme
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 10 Sayı: 20 |