This study aimed to investigate the mediator role of separation anxiety symptoms on the relationship between perceived stress and adaptation to university life of students. 269 freshmen participated in the study (86 men, 183 women). Participants completed the University Life Scale, Separation Anxiety Symptoms Inventory and Perceived Stress Scale. Results indicated that there was a positive relation between perceived stress and separation anxiety. Both perceived stress and separation anxiety showed negative relation with adaptation to university life. There was no significant difference between genders for the level of adaptation to university life, adaptation to university environment, emotional adaptation, personal adaptation, adaptation to relationships with opposite sex, academic adaptation and social adaptation. Levels of adaptation to relationships with opposite sex showed differences according to having a romantic relationship or not; however, adaptation to university life, adaptation to university environment, emotional adaptation, personal adaptation, academic adaptation and social adaptation did not. Besides, there were no differences between the levels of adaptation to university life, adaptation to university environment, emotional adaptation, personal adaptation, adaptation to relationships with opposite sex, academic adaptation and social adaptation depending on the place the participant spent most of his/her life. Finally, separation anxiety symptoms had a partial mediation effect on the relationships between perceived stress and adaptation subscales (adaptation to university life, academic adaptation, emotional adaptation and adaptation to relationships with opposite sex).
Perceived stress separation anxiety adaptation to university life
Bu araştırmada, üniversite birinci sınıf öğrencilerinin algıladıkları stres ile üniversite yaşamına uyumu arasındaki ilişkide öğrencilerin ayrılık anksiyetesi belirtilerinin aracı rolünün incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmaya üniversitede öğrenim gören 269 birinci sınıf öğrencisi (86 Erkek, 183 Kadın) katılmıştır. Öğrencilere, Üniversite Yaşamı Ölçeği, Yetişkin Ayrılma Anksiyetesi Anketi, Algılanan Stres Ölçeği ve Demografik Bilgiler Formu uygulanmıştır. Üniversite yaşamına uyum, üniversite ortamına uyum, duygusal uyum, kişisel uyum, karşı cinsle ilişkilerde uyum, akademik uyum, sosyal uyum düzeylerinde cinsiyete göre anlamlı bir fark bulunmamıştır. Karşı cinsle ilişkilerdeki uyum, romantik ilişkiye sahip olma açısından anlamlı bir fark görülürken, üniversite yaşamına uyum, üniversite ortamına uyum, duygusal uyum, kişisel uyum, akademik uyum ve sosyal uyum anlamlı bir fark görülmemektedir. Üniversite yaşamına uyum, üniversite ortamına uyum, duygusal uyum, kişisel uyum, karşı cinsle ilişkilerde uyum, akademik uyum, sosyal uyum düzeylerinde yaşamın büyük bölümünün geçirildiği yere göre de istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmamıştır. Ayrılık anksiyetesinin algılanan stres ve üniversite yaşamına uyum, akademik uyum, duygusal uyum ve karşı cinsle ilişkilerde uyum düzeyleri arasında kısmi aracılık rolüne sahip olduğu görülmüştür. Ayrılık anksiyetesi, üniversite öğrencilerinin algıladıkları stres ve üniversiteye uyumları arasındaki ilişkiyi açıklayan faktörlerden birisidir. Bulgular ilgili literatüre bağlı olarak tartışılmıştır.
Algılanan stres ayrılık anksiyetesi üniversite yaşamına uyum
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Alan Eğitimleri |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 35 Sayı: 2 |