Amaç: Patella
tiplerindeki farklılıkların, menisküs üzerindeki yükü değiştirerek ve yürüme
mekaniğinde değişikliğe neden olarak menisküs rüptürünün etiyolojisinde rol
oynayabileceğini düşünüyoruz. Bu çalışmada patella tiplerinin dağılımı ve
menisküs rüptürü ile ilişkisi araştırıldı.
Materyal ve Metod: Bu
çalışmada, Ocak 2017- Temmuz 2018 tarihleri arasında Fizik Tedavi ve
Rehabilitasyon polikliniğine başvuran 510 hastanın diz manyetik rezonans (MR)
incelemeleri patella tiplerinin ayırımı ve menisküs rüptürünün dağılımı
açısından PACS sisteminde retrospektif olarak tekrar değerlendirildi.
Hastaların klinik öyküleri, muayene bulguları, yaşları ve cinsiyetleri
hastanenin kayıt sisteminden alındı. On sekiz yaş altındaki hastalar, majör
travma öyküsü olan ve ameliyat edilen hastalar çalışma dışı bırakıldı. Diz MR
incelemesi 3-Tesla magnet gücüne sahip MR cihazı (MagnetomSkyra, Siemens
Healthcare, Erlangen, Almanya) ile standart diz koili kullanılarak gerçekleştirildi.
Patella tipi sınıflamasında aksiyel PD görüntüleri kullanılarak, Baumgartl ve
arkadaşlarının yaptıkları sınıflama esas alındı. Buna göre; Tip I: İçbükey ve eşit uzunluktaki
medial ve lateral fasetler. Tip II: Medial faset düz veya içbükeydir, lateral
faset medial fasetten daha belirgindir. Tip III: Daha küçük medial faset mevcut
ve dışbükeydir. Tip IV: Medial faset veya merkez kenarı yoktur, jokey şapkası
olarak adlandırılır. Elde edilen sayısal veriler, yaş, cinsiyet patella tipi ve
menisküs yırtılması açısından SPSS 20.0 (SPSSInc., Chicago IL, USA) versiyonu
istatistik paket programı kullanılarak işlendi.
Bulgular:
Çalışmaya alınan 238 (%46,7) kadın, 272 (%53,3) erkek toplam 510 hasta, patella
tipi ve menisküs rüptürü açısından değerlendirildi. Hastaların ortalama yaşları
38.83 ± 0.5 idi (en az 18, en çok 76). Tüm hastalarda Tip I patella 132 (%25,9)
Tip II 354 (%69,4) Tip III 24 (%4,7) olarak bulundu. 376 hastada, %73,7
oranında menisküs yırtılması tespit edilmedi ve 134 (%26,3) hastada menisküs
yırtılması vardı. Menisküs yırtığı olan hastaların 68'i (%50,7) kadın, 66'sı (%49,3)
erkekti.
Sonuç: Farklı
patella tiplerinde simetrik ve simetrik olmayan yükleme sonucu menisküs
üzerindeki orantısız veya simetrik olmayan basınç sonucu menisküs rüptürü
eğiliminin artacağını düşündük. Ancak çalışmamızda meniskal rüptür ile patella
tipleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulamadık.
YOK
Background: We
think that differences in patella types may play a role in the etiology of
meniscus rupture by changing the load on the meniscus and causing changes in
gait mechanics. In this study, we investigated the distribution of patella types
and their relationship with meniscus rupture.
Materials and Methods: In
this study, the knee magnetic resonance (MR) examinations of 510 patients admitted
to the Physical Therapy and Rehabilitation outpatient clinic between January
2017 and July 2018 were re-evaluated retrospectively in the PACS system for the
differentiation of patella types and the distribution of meniscus rupture.
Clinical history, examination findings, age and sex of the patients were obtained
from the hospital's registry. Patients under 18 years of age, patients with a
history of major trauma and surgery were excluded.
Knee MRI was performed using a 3-Tesla magnet power
MRI (MagnetomSkyra, Siemens Healthcare, Erlangen, Germany) using a Standard knee
coil. Patella type classification was based on axial PD images and Baumgartl et
al. According to this; Type I: Concave and equal length medial and lateral facets.
Type II: Th emedial facet is flator concave, with the later alfacet more prominent
than the medialfacet. Type III: Smaller medialfacet is presentand convex. Type
IV: There is no medial facetorcenteredge, called jockey hat. The numerical data
were analyzed using SPSS version 20.0 (SPSSInc., Chicago IL, USA) statistical package
program for ge, sex patella type and meniscus rupture.
Results: A total of 510
patients (238 (46.7%) female and 272 (53.3%) male) were evaluated for patella type
and meniscus rupture. The meanage of thepatientswas 38.83 ± 0.5 (minimum 18,
maximum 76). Type I patella was found to be 132 (25.9%) Type II 354 (69.4%)
Type III 24 (4.7%) in all patients. In 376 patients, 73.7% had no meniscus rupture
and 134 (26.3%) had meniscus rupture. 68 (50.7%) of the meniscus tear were female
and 66 (49.3%) were male.
Conclusion: We
thought that in different patella types, the tendency of meniscus rupture would
increase as a result of disproportionateor asymmetric pressure on the meniscus
as a result of symmetrical and asymmetrical loading. However, we could not find
a statisticallysignificant relationship between meniscal rupture and patella types.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 21 Ekim 2019 |
Kabul Tarihi | 13 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 16 Sayı: 3 |
Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi / Journal of Harran University Medical Faculty