Osmanlı diplomasisinde Erdel hükümdarları sultanın hizmetkârları olarak görülmüş, Erdel’in hâkimiyeti devralma ve muhafaza etme koşulları Dîvân-ı Hümâyûn tarafından verilen ahidnameler vasıtasıyla belirlenmiştir. Neticede ülke idarecileri iç politikada otonom bir idarî usulü takip ederken, dış politikada Osmanlı rızasına tabi kalmakla yükümlü kılınmışlardır. Ne var ki Erdel Hükümdarlığı için çizilen çerçeve Gábor Bethlen’in devrinde muğlâklaşmaya başlamıştır.
Bu kapsamda çalışmanın ana hedefi bir haraçgüzar olarak Erdel Hükümdarlığı’nın Osmanlı devleti ile olan bağlarının Gábor Bethlen zamanında, dış politikada ne kadar gevşetilebildiğini ortaya koymaktır. Böylece Osmanlı İmparatorluğu ve Bethlen arasındaki münasebetleri şekillendiren dâhilî ve haricî unsurlar ile mevcut süreçte hükümdarın siyasî ve askerî manevra kabiliyeti ele alınmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu’nun desteğini umarak Erdel Hükümdarlığı’nın uluslararası alanda giriştiği mücadeleler, Habsburglara karşı yapılan seferlerde İstanbul ve Erdel idareleri arasındaki işbirliğinin izlediği seyir ve bunun muhteviyatı, ilaveten hükümdarın politik hakikatleri değerlendirme tarzı incelemenin ağırlık noktalarını oluşturmaktadır. Nihayet tetkikler zarfında Gábor Bethlen’in Dîvân-ı Hümâyûn ile kendine özgü ilişkisi ve seferleri sırasında Osmanlı İmparatorluğu ile kurduğu müttefiklik çatısı yansıtılmaya çalışılmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu Erdel Hükümdarlığı Gabor Bethlen Habsburglar Sön Barışı
In Ottoman diplomacy, the Erdel princes were seen as the servants of the sultan, and the conditions for Erdel’s takeover and preservation of the dominance were determined through the ahdnames given by the Sublime Porte [Dîvân-ı Hümâyûn]. As a result, while the country’s administrators followed an autonomous administrative procedure in domestic politics, they were obliged to be subject to Ottoman consent in foreign policy. However, the framework drawn for the Principality of Erdel began to become ambiguous during the reign of Gabriel Bethlen.
In this context, the main goal of the study is to reveal how much the ties of the Principality of Erdel, as a tributary, with the Ottoman state during the time of Gabriel Bethlen, could be loosened in foreign policy. Thus, the internal and external elements that shaped the relations between the Ottoman Empire and Bethlen and the political and military maneuvering ability of the ruler in the current process were discussed.
The struggles of the Principality of Erdel in the international arena, hoping for the support of the Ottoman Empire, the course of cooperation between the Istanbul and Erdel administrations in the campaigns against the Habsburgs, and its content, as well as the way the ruler evaluated political truths, constitute the main points of the study. Finally, during the examinations, Gabriel Bethlen’s unique relationship with the Sublime Porte and the alliance he established with the Ottoman Empire during his campaigns were tried to be reflected.
Keywords: Ottoman Empire, Principality of Transylvania, Gabriel Bethlen, Habsburgs, Sön Peace Treaty.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 9 Sayı: 1 |
Dergimizin Tarandığı İndeksler
International Anatolia Academic Online Journal / Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN 2148-3175