The relationship between migration, mobility and development is one of the topics discussed in social sciences for many years. Over the years, the relationship between the two phenomena has sometimes been evaluated as "optimistic" and sometimes "pessimistically". This study aims to monitor migration and human movements through the development plans prepared within the framework of the planned economic shift that Turkey started in the 1960s. Determining the relationship between the two phenomena is important in terms of understanding the social mobilities that Turkey has experienced in the later periods and today. Tracing migration and human mobility within the development plans prepared in Turkey aimed not only to determine the reactions to the phenomenon of migration but also to clarify how mobility phenomena are viewed in the development initiatives. The concepts of migration and human movements in Turkey's First (1963-1967) and Second (1967-1972) Development Plan reports were analyzed using qualitative methods in this study. As a result of the analysis, four thematic areas were reached; concerns on population growth, increasing internal migration from rural to urban areas, international labour force export as a surplus of labour supply, and the realization of tourism potential.
The attempt to read the migration and human movements in Turkey of the 1960s is meaningful in terms of understanding what has changed and continued over the past 60 years. Among the modernization concerns of the understanding of military tutelage, Turkey's internal migration and demography on the one hand, and the policies it has developed for out-migration on the other hand and the tourist movements that are likely to turn to Turkey are valuable in terms of understanding the current picture of Turkey.
Migration internal migration demographic development international human mobility tourism
Göç ve kalkınma arasındaki ilişki başta bilim dünyası olmak üzere birçok düzlemde tartışma konusu olmuştur. Yıllar içerisinde iki olgu arasındaki ilişki kimi zaman “iyimser” kimi zaman “kötümser” biçimde değerlendirilmiştir. Bu çalışmanın amacı Türkiye’nin 1960’lı yıllardan itibaren başladığı planlı ekonomi hamlesi çerçevesinde hazırlanan kalkınma planları üzerinden göç ve insan hareketliliklerini izlemektir. İki olgu arasındaki ilişkiye dair Türkiye tecrübesinin nasıl değiştiğini görmek açısından önemlidir. Türkiye’de hazırlanan kalkınma planları içerisinde göç ve insan hareketliliklerinin izini sürmek sadece göç olgusuna dair reaksiyonları değil aynı zamanda kalkınma girişimlerinin içerisinde hareketlilik olgularına nasıl bakıldığının anlaşılması açısından dikkate değerdir. Türkiye’nin Birinci (1963-1967) ve İkinci (1967-1972) Kalkınma Planı raporları içinde geçen göç ve insan hareketliklerine dair kavramların nitel yöntemlerle analizi yapılmıştır. Analizler sonucunda dört kategoriye ulaşılmıştır; nüfusun artmasından duyulan endişe, kırdan kente artan iç göç, emek arzı fazlası olarak ortaya çıkan uluslararası işçi gücü ihracı ve turizm keşfi.
1960’ların Türkiye’sine dair göç ve insan haraketliliklerini okuma girişimi aradan geçen 60 yılı aşkın süreçte nelerin değiştiği ve süregeldiğini anlamak açısından oldukça anlamlıdır. Askeri vesayet anlayışının ve modernleşme kaygıları arasında Türkiye’nin bir taraftan iç göç ve demografi diğer taraftan dışarı verdiği göç ile Türkiye’ye yönelmesi muhtemel turist hareketliliklerine verdiği reaksiyonlar Türkiye’nin geldiği tabloyu anlamak açısından değerlidir.
Göç iç göç demografi, kalkınma uluslararası insan hareketlilikleri turizm
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Orjinal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2022 |
Gönderilme Tarihi | 19 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |