İcap ve kabulden sonra akitlerin kesin şekilde teşekkül ettiği, İslâm hukukunda genel olarak
kabul edilen bir husustur. Bir akitte ikrah durumu hariç rızanın varlığı icap ve kabul vasıtasıyla bilinir. Bununla birlikte bazı sebeplerden dolayı icap ve kabulden sonra bir akit hemen sonuçlanmayabilir. Akdin hükümleri belli bir süre askıda kalabilir. Taraflara aldanma riskine karşı düşünme
imkânı sağlayan şart muhayyerliği, ifayı durdurmakta, akdin oluşum sürecini belli bir süre geciktirmektedir. Şart muhayyerliği genel olarak bütün İslam hukukçuları tarafından kabul edilmiştir.
Bununla birlikte şart muhayyerliğinin süresi konusunda İslam hukukçuları arasında ihtilaf vardır.
Şart muhayyerliğine sahip olan taraf, muhayyerlik sona erinceye kadar akdi sürdürmek ile akdi sona erdirmek arasında muhayyerdir. Süre boyunca muhayyerliğe sahip olan taraf, hukukî işlemi daha geniş bir çerçevede değerlendirmekte ve lehine veya aleyhine olan şartları gözden geçirmektedir. Akdin bağlayıcı hale gelmesini geçici olarak durduran şart muhayyerliği, mülkiyetin naklini etkilemektedir. İslam hukukçuları, muhayyerlik esnasında mülkiyetin hukukî durumunu değerlendirmiş ve bu konuda sınırlı aynî hakka benzer bir zilyetliğin varlığını kabul etmişlerdir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Şubat 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 7 Sayı: 1 |