Günümüz kapitalist dünyasında edebî ürünlerin iktisadi bir meta hâline gelmesi ve piyasa değerinin merkezîleşmesi süreci, bu süreci destekleyenler gibi eleştirenleri de beraberinde getirmiştir. Bu çalışmada Türkiye Defteri dergisinin Türk edebiyatının piyasalaşma problemine ve “Nasıl bir edebiyat?” sorusuna yaklaşımı incelenmektedir. Çalışma nitel bir araştırma olup Türkiye Defteri dergisinin toplam 20 sayısı taranmıştır. Çalışma verilerinin toplanmasında doküman analizi, çözümlenmesinde ise betimsel analiz kullanılmıştır. Çalışmanın sonucunda, dergide burjuva edebiyatındaki “sanat, sanat içindir” anlayışının bir sonucu olarak edebiyat yaratımının giderek piyasanın temel ilkesi olan “üretim için üretim” ilkesine angaje olduğuna; piyasa edebiyatının yapıtlarında, belli bir toplumun üyesi olmayan, sadece kendisi için yaşayan bir insan tipi yaratıldığı ve bu insan tipinin halka bir gerçeklik biçimi olarak sunulduğuna dair eleştirel bir söylemin hâkim olduğu tespit edilmiştir. Türkiye Defteri’nde, piyasa değerlerinden arınmış toplumcu gerçekçi bir edebiyatın yapıtları ile kolektif düşüncenin içinde ayakları yere basan gerçek bir insan anlayışının mümkün olduğu iddiası da çalışmada elde edilen bir diğer sonuçtur.
Türkiye Defteri Marksist Edebiyat Eleştirisi Kapitalizm Edebiyatın Piyasalaşması Toplumcu Gerçekçilik
In today’s capitalism, the commodification of literary products and the process of the centralization of market value, have both their proponents and critics. This study examines the approach of the journal Türkiye Defteri to the problem of marketization of Turkish literature and to the question “what kind of literature”. As a qualitative research, twenty issues of the journal were reviewed in this study. Document analysis and descriptive analysis were employed for data collection and data analysis respectively. In conclusion, it is found that there is a critical discourse in the journal that, as a consequence of the mentality of “art for art’s sake” in bourgeois literature, literary creation is increasingly being engaged in production for production’s sake, the primary principle of the market, and that in the works of market literature a human type which is not a member of any society and lives for his own is created and presented to the public as a form of reality. Another conclusion is the journal’s claim that products of a social realist literature purified from market values and a realist human conception within collective thought are possible.
Türkiye Defteri Marxist Literary Criticism Capitalism Marketization of The Literature Social Realism
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 33 |