It is a fact that globalisation is not just an economic system but a result of a historical process. In other words, globalisation is the result of the capitalist development, such as searching for new markets and its relation with labour-commodity as well as developments in communication technologies.
Thanks to the advancements of communication technologies, sharing information and the way people communicate have changed. With digitalisation and the rise of the Internet usage, people can share information in an easier and faster way and not dependent on several news sources as in the past.
Protests in Seattle in 1999 against the World Trade Centre could be seen as the beginning for anti-capitalist movements. In addition, the ‘anti-global movement’ that sparked in Seattle turned into a different kind of protests which can be named afterwards as ‘anti-capitalist movements.’
This paper is a theoretical study that analyses how effective the Internet/social media in social movements. While studying, the paper scrutinises whether social media took any part in anti-capitalist and global movements (i.e., in the planning and action phases) or not and if so, to what extent by looking at theoretical studies on social media, politics and social movements.
Anti-capitalist movements the internet social media globalisation social movements
Salt bir ekonomik sistem değil, aynı zamanda bir yaşam
biçimi de olan kapitalizm, tarihsel süreç içinde küreselleşme olgusunu
doğurmuştur. Başka bir deyişle küreselleşme, tarih içerisinde kapitalizmin
gelişip, pazar arayışını gün geçtikçe artırması, bunun sonucu olarak da
emek-meta ve iletişim sistemlerinin tüm dünyaya yayılması sürecinin vardığı bir
sonuçtur.
Küreselleşme olgusunun dünya çapında tartışılmasına daha
çok 1980’li yıllarda başlaması sonrasında, özellikle 1999 yılında Seattle’da
Dünya Ticaret Örgütü’ne yönelik düzenlenen protesto ve sonrası, bir bakıma
küresel anlamda anti-kapitalist hareketlerin ilk kıvılcımı olarak
adlandırılabilir.
Böylece, 1990’lı yılların sonu bir yandan anti-kapitalist
hareketlerin küresel olarak başladığı yıllar iken, diğer yandan ise iletişim
teknolojilerindeki gelişmeler sayesinde (özellikle internet), haberleşme ve
bilgi paylaşımı konularında birçok değişiklik yaşanmıştır. İnternet kullanımının
artması ile birlikte, bilgi paylaşımı kolaylaşmış, haberler ise internet öncesi
dönemde olduğu gibi birkaç kaynak içinde sıkışıp kalmaktan çıkmaya başlamıştır.
Ancak, hemen belirtmek gerekir ki, internetin yayılmaya başladığı ilk andan bu
yana, küresel açıdan internetin sunduğu potansiyel faydalar var olduğu gibi,
‘tehditler’ de bulunmaktaydı. Daha sonra, önceleri ‘yeni medya’ olarak adlandırılan internet ve dijital medya,
sonraları ise, facebook, twitter gibi sosyal platformların yaygınlaşmasıyla
‘sosyal medya’ olarak adlandırılmaya başlayanmecra sayesinde bilgi akışı son
derece hızlı bir hâl almış, insanlar, birbirleri ile eskiye göre çok daha hızlı
bir şekilde iletişim kurabilme şansı yakalamıştır.
Bu çalışma, intnernet ve sosyal medya kullanımından hareket ederek,
anti-kapitalist hareketlerde internet ve sosyal medyanın ne oranda etkili
olduğuna yönelik kuramsal bir araştırmanın ilk adımı olarak
nitelendirilmelidir. Bunu yaparken, yakın zamanda sosyal medya ve politika,
toplumsal olaylar üzerine yayımlanmış eserlerden yola çıkılmak suretiyle,
Fukuyama’nın (1999) “komümizmin çöküşü” sonrası ifade ettiği “liberal kapitalizmin
zaferi”nin, yine kapitalizmin içinden çıkıp çıkmadığını ve adına
anti-kapitalist hareketler denilen toplumsal (ve küresel) olayların
arkaplânında (eylemlerin plânlanması ve harekete geçilmesi vs.) sosyal medyanın
ne ölçüde etkili olduğu araştırılacaktır.
anti-kapitalist hareketler sosyal medya küreselleşme aktivizm iletişim teknolojileri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Kasım 2018 |
Gönderilme Tarihi | 6 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 1 Sayı: 1 |