Benim Adım Kırmızı (1998) is a postmodern novel in whic Orhan Pamuk (1952) -in a historical frame- set sup a new discussion among the discrimination between Eastern and western wiew of and style kept up to date. The fundemental thematic problem dealed in this work is the conflict between two different- Eastern and western – trandition in drawing art. The basis of this problem critically conveyed to the novel by the author is the acclesiastical conservative structure of otoman culture and art concept against to westwern modern art concept. In the novel there exists a thriller made up of a homicide investigation upon a debate focusing on art between Ottoman miniaturists. Additionally a second story involving love and sexvality is featured in the novel. The disparity between Eastern and Western art concept among the artists, art and style of this period composes the thirdfictional facet which is the main conflict in the novel. Orhan Pamuk, in this multiplex fictional novel oriantes the readers’ attention to the Muslims’ affairs toward visual arts particularly to their perception of drawing art. The content of Benim Adım Kırmızı which composer the fiction of love, fhriller and art sometimes colleteral and sometimes unnested but in the same plane mainly consist the problem of Eastern and Westwrn approacher. The idea of these two disparate civilization are discussed in the novel among the characters representing opposition. The characters (the miniaturists) who defend the Western style and modern change in drawing art, portrait and miniature are contradicted to conervative characters who are in the same clan but defending Eastern style of art and culture. The point becavse of the fact that nothing is pure is advocated in the novel. An approach for Eastern and western view of drawing art owerlaping the author’s view comes out in this argumentation presented in the novel.
In this work using inguiry and investigation method, the author will try to clarify historical background of conflicting Eastern and Western approaches in multiplex fiction Benim Adım Kırmızı.
Benim Adım Kırmızı drawing art miniatursts problem between East and West
Benim Adım Kırmızı (1998), Orhan Pamuk (d.1952)’un sanat - üslup bağlamında öteden beri güncelliğini koruyan Doğu-Batı sorunsalını tarihî bir çerçevede tartışmaya açtığı postmodern bir romandır. Eserin dokusuna nüfuz eden temel tematik problem, resim sanatında Doğu-Batı eksenli iki farklı geleneğin çatışmasıdır. Yazarın roman sanatına eleştirel bir bakış açısıyla taşıdığı bu problemin kaynağı, Batı’nın yenilikçi sanat anlayışı karşısında Osmanlı kültür ve sanat anlayışının dayandığı din eksenli muhafazakâr yapıdır. Romanda 16. yüzyıl Osmanlı nakkaşlarının sanat eksenli münakaşaları sonrası işlenen bir cinayet vakasının aydınlatılması etrafında teşekkül eden gerilimli bir polisiye hikâye mevcuttur. Bununla birlikte aşk ve cinsellik odaklı ilişkiler çerçevesinde cereyan eden ikinci bir hikâye de yer alır. Romanın asıl çatışma alanı olan üçüncü kurgusal boyutunu dönemin sanat, sanatçı ve üslup kavramları temelinde tezahür eden Doğu-Batı sanat anlayışları arasındaki uçurum oluşturur. Orhan Pamuk, bu romanın çok katmanlı kurgusu içinde okuyucunun dikkatini Batı karşısındaki İslam dünyasının görsel sanatlarla ilişkisine, bilhassa resim sanatı hakkındaki algısına yöneltmiştir.
Aşk, polisiye ve sanatsal kurgunun parçalar hâlinde bazen yan yana, bazen de iç içe fakat aynı düzlemde sergilendiği görülen Benim Adım Kırmızı’nın temel izleği, Doğu-Batı sorunsalıdır. Romanda tartışılan iki zıt medeniyete ait fikirler, karşıtlığı temsil eden tipler vasıtasıyla verilir. Resim, portre, minyatür ve üslup bağlamında yenilikçi bir anlayışla değişimi ve Batı tarzını savunan roman kişilerinin (nakkaşların) karşısında yine aynı zümreden Doğu'nun kültür, sanat ve medeniyetini savunan gelenekçi ve muhafazakâr tipler yer alır. Eserde hiçbir şeyin saf olmadığı, dolayısıyla sanatın da bireysel bir algı ve anlayışı gerektirdiği tezi savunulur. Karşıt tarafların münakaşasında yazarın konuya bakış açısıyla da örtüşen, resimde Doğulu-Batılı sanatsal yaklaşımların birbirini etkileyen, tamamlayan sentezci bir anlayış öne çıkar.
Bu çalışmada yazar-eser odaklı araştırma ve inceleme yöntemi kullanılarak Benim Adım Kırmızı adlı romanın çok katmanlı olay kurgusu içinde 16. yüzyıl resim sanatında çatışan Doğu-Batı anlayışının tarihsel arka planı aydınlatılmaya çalışılacaktır.
Benim Adım Kırmızı resim sanatı nakkaşlar Doğu-Batı sorunsalı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Dili ve Edebiyatı (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 3 Sayı: 1 |