Toplumlar geçmişte günümüze oranla daha benzer şartlar altında olayları, durumları benzer şekilde yorumlamış; kültürlerini, medeniyetlerini inşa ederken insanı etkileyen ve hatta aşan unsurları bilge bakışları ve yorumlarıyla benzer şekilde adlandırmıştır. Canlıları oluşturduğu düşünülen unsurlar, bu unsurların dengesizliğinin bedenlerde sebep olduğu hastalıklar Batı’dan Doğu’ya benzerlik gösterir. Bu unsurlardan biri rüzgârdır (Skr. vāta, Çin. 風feng, Uyg. yėl / yėėl). Rüzgâr eski Hint felsefesinde ve tıp anlayışında canlıları oluşturan ve bedendeki dengesizliği hâlinde maddi ve manevi yanıyla birçok hastalığa sebep olan unsur olarak görülmüştür. Bu çalışmada Uygurca metinlerde hastalık adı olarak yėl ig / yėėl ig, yėl agrıg / yėėl agrıg şeklinde geçen ifadenin anlam özellikleri incelenmiş, İslam kültür çevresinden etkilerle şekillenen Türk topluluklarının dillerinde de rüzgâr unsurunun sebep olduğu çeşitli hastalıkların tarihî metinlerdekilerle benzerlik gösterdiği üzerinde durulmuştur. Çinceden çevrilen metinlerde Çince 風病 feng bing sözlerinin Uygurcaya bire bir çevrildiği görülmektedir. Söz konusu ibarenin bu şekilde çevrilmesinin sebebi diğer dillerde olduğu gibi Türkçede de “yėl”in sebep olduğu hastalıkların / rahatsızlıkların geçmişte doğal olarak yėl sözcüğüyle adlandırılmış olmasıdır. Geçmişten günümüze ise tıp alanındaki gelişmeler, yabancı dillerin etkisi ve örtmece gibi sebeplerle yeni hastalık adlarının ortaya çıkışına paralel olarak Uygurca metin yayınlarında, sözlüklerde ve araştırma eserlerinde metinlerin günümüze aktarılması esnasında da bu ve benzeri ibarelerin bire bir çeviriyle anlamlandırılmasının günümüz okuyucusu için yeterince açıklayıcı olmayacağı ve ibarenin metin bağlamı göz önünde bulundurulduğunda farklı şekillerde anlamlandırılmasının daha uygun olacağı düşünülmekte, sözcük tanımlamalarının sözcüğün bir yönüne değil, bütün yönlerine temas etmesi gerektiği ifade edilmektedir.
Communities interpreted events and situations in a similar way in the past compared to today, under similar conditions. While building their cultures and civilizations, they named the elements that affect and even exceed human beings in a similar way through their perspective of wisdom and interpretations. The elements that are thought to form living things and the diseases caused by the imbalance of these elements in the bodies show similarities from the West to the East. One of these elements is the wind (San. vāta, Chin. 風feng, Uig. Yėl / yėėl). In ancient Indian philosophy and in the medical field, wind has been seen as a factor that creates living things and causes many diseases, both material and spiritual, in the event of an imbalance in the body. In this study, the semantic features of the expression yėl ig / yėėl ig, yėl agrıg / yėėl agrıg as the name of the disease in Uyghur texts are emphasized. It has been emphasized that various diseases caused by the wind in the languages of Turkish communities shaped by Islamic culture are similar to those in historical texts. In Chinese translation texts, Chinese 風病 feng bing words are seen as a literal translation into the Uyghur language. The reason why it is translated this way is that diseases caused by breeze (yėl) have been called “yėl” in Turkish, like in other languages, in ancient times. Through the course of time, developments in the field of medicine have led to the emergence of new disease names, due to the effects of foreign languages and euphemisms. It is considered that a literal translation
of these phrases, in Uyghur texts, dictionaries, and studies, is not clear enough today, and it would be more appropriate to interpret them in different ways when the context of the text is taken into account. It is stated that word definitions should touch on all aspects of the word, not just one.
Old Turkic Uyghur old Indian medicine old Turkish medicine yėl ig.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
Uluslararası Eski Uygurca Çalışmaları