Giriş: Pilonidal sinüs en sık sakrokoksigeal bölgede rastlanan ve günlük aktivite ve yaşam konforunu etkileyen bir hastalıktır. Bu hastalığın tedavisinde çok sayıda cerrahi teknik ve tıbbi metot tanımlanmıştır. Modifiye Karydakis flebi ve modifiye Limberg flebi sakrokoksigeal pilonidal sinüs hastalığının cerrahi tedavisinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu retrospektif çalışmanın amacı, KAR prosedürünün ve Limberg flebinin etkinliğini değerlendirmektir. Materyal ve Metot: Bu çalışma, Ekim 2011 – Eylül 2012 yılları arasında genel cerrahi polikliniğine başvuran ve kronik pilonidal sinüs hastalığı tanısı konulup Genel Cerrahi kliniğinde pilonidal sinüs eksizyonu ile Karydakis flep uygulanan 31 olgu ile pilonidal sinüs eksizyonu ve Limberg flep yöntemi uygulanan 32 olgu değerlendirmeye alındı ve sonuçlar karşılaştırıldı. Tartışma: Pilonidal sinüs toplumda en sık genç erkeklerde görülen bir hastalıktır. Bugüne kadar tanımlanmış birçok farklı tedavi yöntemi olmasına rağmen, total kür hakkında hala ortak bir görüş yoktur. Ancak birçok çalışmada Limberg flep tekniği nüks ve komplikasyon oranları açısından bir adım öndedir. Karydakis flep uygulamasının da alternatif bir tedavi metodu olduğu öne sürülmüştür. Sonuç: Çalışmamızda yara ayrışması ve enfeksiyon oranları Limberg grubunda Karydakis flep grubuna göre daha yüksek bulundu, ancak erken enfeksiyon veya nüks oranları açısından iki teknik arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. Bu konuda daha fazla klinik araştırma yapılması gerekmektedir.
Introduction: Pylonidal sinus is found most commonly in the sacrococcygeal region and affect patient’s daily activities and living comfort. A large number of surgical techniques and medical methods have been defined for the treatment of this disease. The modified Karydakis(KAR) flap and the modified Limberg flap are commonly used in the surgical management of sacrococcygeal pilonidal sinus disease. The goal of this retrospective study is to assess the efficacy of the KAR procedure and Limberg flap.Material and method: In this study, 31 cases who were diagnosed with chronic pilonidal sinus disease and underwent pilonidal sinus excision and Karydakis flap in the General Surgery clinic between October 2011 and September 2012 and 32 cases who underwent pilonidal sinus excision and Limberg flap method were evaluated and the results were compared.Results :In our study, 17 of the 63 patients were female and 46 were male. It was statistically significantly observed that the operation time was shorter (p<0.001) in the Karydakis Flap group compared to the Limberg Flap group. There was no significant difference between complaints and was no difference between them in terms of early recurrence (p=0.982). The infection was less on day 15 (p=0.006) in the Karydakis Flap group compared to the Limberg Flap group. Wound dehiscence and infection rates were higher in Limberg flap than in Karydakis flap. Discussion: Pylonidal sinus is a common disease in society and refers to the young males most commonly. Although there had been many different treatment methods defined until today, there is stil not a common opinion about total cure. In many studies, Limberg flap technique is one step ahead in means of recurrence and complication rates The KAR procedure has also been suggested to be an alternative treatment method. Conclusion: In our study rates of wound dehiscence and infection were found to be higher in Limberg group compared to the Karydakis Flap group but, there was not a statistically significant difference between the two techniques in means of early infection or recurrence rates. There is need to be make more clinical research about this subject.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Tıp Eğitimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 28 Ağustos 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 2 Sayı: 3 |