In this study, the 7000 Oak project, which was initiated by Joseph Beuys, one of the important names of contemporary art, to serve the understanding of a collective unity and a good society, is analyzed in accordance with the semiotics method. For this, the analysis approach of the Paris School of Semiotics, which consists of gradual layers and serves to analyze all systems, was preferred. Semiotics is a semantic method developed with structural linguistics elements. The aim of semiotics is to reveal the processes of producing, perceiving and understanding meaning with a conceptual framework. This process involves following a certain path using logic-based methods. This method, which is founded by Algirdas Julien Greimas and can also be used in the analysis of works of art, includes changing meanings and three different levels that contain, define and control each other.
Beuys' 7000 Oaks project is an environmental project that is repeated every five years in Kassel, Germany, which started and continued with the planting of the first oak tree at the opening of Document 7 in 1982. This project, which consists of 7000 trees with species such as oak, juniper and chestnut, and 7000 basalt stones to be planted at the bottom of each tree, is planned to be planted together with other trees by removing the basalt stones from the bottom of the trees every ten years. In this respect, it has become a living project.
According to the findings of the study, planting seven thousand oak trees is only a symbolic start. And for such a symbolic start, the basalt columns next to the trees served as a kind of marker. We believe that the tree planting event that took place within the scope of this project may point to the transformation of all life, society and the entire ecological system.
Bu çalışmada, çağdaş sanatın önemli isimlerinden olan Joseph Beuys’un, kolektif bir birliktelik ve iyi bir toplum anlayışına hizmet için başlattığı 7000 Meşe projesinin göstergebilim yöntemine uygun bir şekilde analizi gerçekleştirilmektedir. Bunun için aşamalı katmanlardan oluşan ve bütün dizgeleri çözümlemeye yarayan Paris Göstergebilim Okulu’nun çözümleme anlayışı tercih edilmiştir. Göstergebilim yapısalcı dilbilim unsurları ile geliştirilen anlam bilim yöntemidir. Gösterge bilimin amacı anlamın üretilme, algılanma ve anlaşılma süreçlerini kavramsal bir çerçeve ile ortaya koymaktır. Bu süreç mantık temelli yöntemler kullanılarak belirli bir yol izlemeyi içerir. Algirdas Julien Greimas’ın kurucusu olduğu ve sanat eserlerinin çözümlenmesi sürecinde de kullanılabilen bu yöntem, değişen anlamlamalar ve birbirini içeren, birbirini tanımlayan, birbirini denetleyen üç ayrı düzeyi içermektedir.
Beuys’un 7000 Meşe projesi, Almanya’nın Kassel şehrinde her beş yılda bir tekrarlanan ve 1982’de Documante 7’nin açılışında ilk meşe ağacının dikimi ile başlayan ve devam eden çevreci bir projedir. Temelde, içinde meşe, ardıç, kestane gibi türlerin bulunduğu 7000 ağaç ve her ağacın dibine dikilecek 7000 bazalt taşından oluşan bu proje, her on yılda ağaçların dibindeki bazalt taşlarının çıkartılıp başka bir yere başka ağaçlarla birlikte dikilecek şekilde planlanmıştır. Bu yönüyle yaşayan bir proje halini almıştır.
Çalışmada elde edilen bulgulara göre, yedi bin meşe ağacının dikilmesi, yalnızca sembolik bir başlangıçtır. Ve böyle bir sembolik başlangıç için ağaçların yanında bulunan bazalt sütunlar bir nevi işaretleyici görev üstlenmiştir. Bu proje kapsamında gerçekleşen ağaç dikme olayının, tüm yaşamın, toplumun ve tüm ekolojik sistemin dönüşümüne işaret etmekte olabileceği sonucuna varılmıştır.
Göstergebilim Algirdas Julien Greimas Joseph Beuys 7000 Meşe.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 25 Şubat 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 11 Sayı: 1 |
İnönü Üniversitesi Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.