Bu çalışma, çocuk bedeninin tarihsel süreç içerisinde nasıl kategorize edildiğini ortaya koymaktadır. Tarih boyunca çocuk bedeniyle ilgili tartışmalar, çocuklukla ilgili tanımlamaları da etkilemiştir. Orta Çağ’da çocukluğun, günümüzdeki gibi yetişkinlikten ayrı bir kategori olarak değerlendirilmediği iddiası, tarihçiler tarafından çocuk bedeniyle ilgili algılar (kılık kıyafet, yaş vb.)ölçüsünde temellendirilmiştir. Çocuk bedenini kronolojik bir dönemle sınırlı tutma ya da yetişkinliğin doğal yansıması olduğu düşüncesi, çocukluğun masumiyetten kötülüğe geniş bir alana yayılan zıt pratiklerini kavramayı zorlaştırmaktadır. Bu nedenle çocukların pratiklerini daha iyi analiz etmeyi sağlayan teorik araçlar olarak Pierre Bourdieu’nün kullandığı “alan”, “sermaye” ve “habitus” kavramları önerilmektedir. Bu sayede çocuk bedeni ve çocuk dünyasının ilişkisel bir bakış açısıyla tartışılması amaçlanmaktadır. Bourdieu’ye göre “habitus”, çocukluk alanında başlar ve çocukluk, algı, düşünce ve pratikleri yapılandıran toplumsallığın merkezindedir. Çocukluk habitusu başta aile ve okul olmak üzere bedene yönelen kurumların pratikleri ile inşa edilir. Bu inşa ile eş zamanlı olarak çocukluk, yetişkinlere ait dünyadan “özerk bir alan”da bulunur ve aktif bir özne olarak toplumsallaşır. Araştırma, tarih boyunca çocukluğun masumiyetten kötücüllüğe birbirinden zıt şekilde anlamlandırıldığından hareket ederek çocukluğun sosyolojik potansiyelinin Bourdieu’nün “özerk alan” kavramsallaştırmasıyla analiz edilebileceğini önermektedir.
This study reveals how the child's body was categorized in the historical process. Throughout history, discussion sabout the child's body have also affected the definition sabout childhood. The claim that childhood was not considered as a separate category from adulthood in the Middle Ages was based on the perceptions about the child's body (disguise, age, etc.) by historians. The idea that limiting the child's body to a chronological period or the idea that it is the natural reflection of adulthood makes it difficult to grasp the contrary practices of childhood, ranging from innocence to evil. For this reason, the concepts of field, capitaland habitus used by the Pierre Bourdieu are recommended as theoretical tools to analyze children's practices better. In this way, it is aimed to discuss the child's body andchild'sworld from a relational perspective. According to Bourdieu, habitus begins in childhood and childhood is at the center of sociality that structures perception, thoughts and practices. The habitus of childhood is built with the practices of institutions that turn to the body, especially the family and school. Simultaneously with this construction, childhood is established as an autonomous area, and socializes as an active subject.The research suggests that the sociological potential of childhood can be analyzed by Bourdieu's conceptualization of “autonomous space”, acting on the fact that childhood has been interpreted as opposed to innocence to evil throughout history.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 7 Mart 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 11 Sayı: 1 |