Öz
Bilgi ve iletişim teknolojilerinde meydana gelen dönüşüm süreciyle dijitalleşme, bireylerin ve toplumların yaşamının her alanına sızarak bütün kurumsal yapıları, ilişki ve davranış biçimlerini, ihtiyaçları, beklentileri değiştirmiş ve yeniden biçimlendirmiştir. Bu değişimden eğitim kurumu kaçınılmaz bir biçimde nasibini almış ve dijital teknoloji, eğitimin her kademesinde ve her türlü eğitim uygulamalarında kendine yer açmıştır. Üniversiteler ise bilgiyi işleme, depolama ve yeniden dönüştürme kapasitesi ile sosyo-ekonomik gelişmenin itici güçlerinden biridir. Küresel dijital çağın teknolojik alt yapısı ve imkânları, günümüzde üniversitelere zaman ve mekândan ayrıştırılmış bir konfor alanı yaratarak yaşam boyu öğrenme anlayışını sunmaktadır. Günümüzde bütün dünyada yükseköğretime ilişkin eğitim ve öğretim faaliyetlerinde uzaktan eğitime geçilmesine yönelik uygulamaların arttığı esnada pandemi, bu süreci hızlandıran bir etken olmuştur. Sağlık alanında yaşanan bu küresel kriz, uzaktan eğitimin bütün örgün eğitim kurumlarında sınanmasına, olumlu ve olumsuz yönlerinin tespit edilmesine olanak sağlamıştır. Ülkemizde de yükseköğretimi uluslararası alanda rekabete sokabilmek için birtakım yenilikçi düzenlemelerin yapılması adına belli oranlarda uzaktan eğitime geçilebileceğine yönelik kararlar alınmaktadır. Ancak uzaktan eğitimin en önemli muhatabı üniversite öğrencileridir. Bu nedenle uzaktan eğitim hakkında üniversite öğrencilerinin ne yaşadığı ve ne düşündüğü oldukça önemlidir. Bu bağlamda çalışma, üniversite öğrencilerinin uzaktan eğitimde yaşadıkları epistemolojik, psikolojik ve sosyo-kültürel deneyimlerinin ne olduğuna ilişkin görüşlerinden yola çıkarak bir analiz yapma amacını taşımaktadır. Nitel araştırma yöntemine sahip olan çalışmada görüşme tekniği kullanılmıştır.