Bilimsel, teknolojik, ekonomik ve kültürel boyutları olan küreselleşme çoğu şeyin olduğu gibi kimlik kavramının da içeriğini değiştirmiştir. Aidiyet duygusunun bir ifade biçimi olan kimlik, çağımızda artık ulus kimlik anlayışının çok ötesinde anlamlar içermektedir. Nitekim küreselleşmenin ortaya çıkardığı kültürel çeşitlilik ile ulusal bütünlük arasında bir uzlaşmazlık söz konusudur. Bu uzlaşmazlık daha çok geleneksel kimlik kalıpları ile yeni kültürel kimlik kalıpları arasında yaşanmaktadır. Dolayısıyla ulusal ve küresel kimlik kavramlarının analizi oldukça önemlidir. Bireyin bir ulusa ait olma isteği ulusal kimlik kavramıyla açıklanırken günümüzde kendini bir dünya vatandaşı olarak hissetmesi ise bireyin küresel kimliğine vurgu yapmaktadır. Yaşadığımız çağda küreselleşmenin farklı dil, din, ırk ve kültürden bireyleri, daha fazla bir arada yaşama mecburiyetinde bırakması her iki kimliğin de kazanılmasını önemli kılmaktadır. Ancak bu durum kolaylıkla aşılabilecek gibi görünmemektedir. Bu nedenle kimlikler arasında bir denge unsurunun oluşturulması konusunda eğitime önemli görevler düşmektedir. Bir yandan ulusal kimlik bilincinin korunması diğer yandan küresel kimlik öğelerinin doğru bir şekilde benimsetilmesi, eğitimin temel işlevleri arasındadır. Ancak Sosyal Bilgiler öğretimi, yeni nesillere ulus bilincinin aşılanması ve bunun yanı sıra küresel çağın gereklerine uyumlu bireyler yetiştirilmesi açısından özel bir misyona sahiptir. Çalışmada, Sosyal Bilgiler Öğretim Programı ve ders kitaplarında ulusal ve küresel kimlik anlayışının yer alma durumu nicel ve nitel araştırma yöntemleri kullanılarak ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ağustos 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 22 Sayı: 2 |
2002 INUEFD This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.