Uygulamada
Yargıtay ziyaret hakkının kapsamının belirlenmesinde, çocuğa ilişkin olarak
çocuğun yaşı, okul dönemleri, çocuğun sağlık durumu gibi kişisel özelliklerini
dikkate aldığı gibi; çocuk ile arasında kişisel ilişki kurulacak olan tarafın
durumunu da göz önünde bulundurmakta ve ziyaret hakkına sahip tarafın çalışma
koşulları, yerleşim yeri, yıllık izinleri, çocukla kişisel ilişki kurmak
isteyen ana veya babanın sağlık durumu, sosyal çevresi gibi olguları dikkate
almaktadır. Tarafların oturdukları yerin birbirlerine olan uzaklığı da Yargıtay
tarafından göz önüne alınmaktadır.
Boşanma
ile ilgili olarak uygulamada yaşanan sorunların başında boşanmanın çocuklara
ilişkin sonuçlarından birisi olan çocukların velayeti kendilerine bırakılmamış
olan ana ve babalarıyla kişisel ilişkilerinin düzenlenmesi gelmektedir. TÜİK’in
2016 verilerine göre, kesinleşen boşanma davalarından 109 bin 978 çocuk
etkilenmiş ve boşanan kişilerin % 28’i en az bir çocuğun velayetini almıştır.
Boşanmanın çocuk psikolojisi üzerinde yarattığı etkileri inceleyen
araştırmalar, boşanmanın çocuklar üzerinde yarattığı olumsuz sonuçlar arasında
en yıkıcı olanın ebeveynlerden birisi ile çocuk arasında mevcut olan ilişkinin
sona ermesi olduğunu göstermektedir. Bu nedenle boşanmadan sonra velayet hakkı
kendisine bırakılmayan ebeveyn ile çocuk arasındaki ilişkinin çocuğun yararına
uygun şekilde düzenlenip sürdürülmesi ayrı bir öneme sahiptir.
Ziyaret
sürelerinin kişisel ilişki kurma hakkının amacını gerçekleştiremeyecek derecede
kısa tutulduğu ya da ziyaret günlerinin geniş zaman aralıklarına dağıldığı
hallerde kişisel ilişkinin uygun nitelikte olduğundan söz edilemez. Nitekim
Anayasa Mahkemesinin vermiş olduğu 7.5.2015 tarihli bireysel başvuru kararında,
boşanma davası neticesinde başvurucuya sınırlı görüşme hakkı tanınmasının ve
kişisel ilişki konusundaki kısıtlamaların başvurucunun aile hayatına saygı
hakkına bir müdahale oluşturduğuna ve başvurucunun Anayasa’nın 20. maddesinde
güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine karar
verilmiştir.
Boşanma velayet hakkı ziyaret hakkı aile hayatına saygı hakkı çocukla kişisel ilişki kurulması çocuğun yararı
In practice, The Supreme Court takes the
factors in consideration such as child’s age, school period, child’s health,
the parties working conditions, place of settlement, annual leaves, health of
parents who wants to have relation with the child, social enviroment, and
remoteness of settlement places etc. in order to determine the content of right
of custody. The distance between parties’ residences is also taken into account
by the Supreme Court.
One of the major problem after divorcement is
the right of visiting a child to the
party who has not been given custody. According to TUIK’s 2016 data, 109,978
children has been affected from divorce decision and % 28 of the divorcees got
at least one child’s custody. Research related to the effect of divorcement on
child’s psychology has shown that the most destructive effect of divorcement to
the child’s psychology is, the termination of the personal relation with one of
the parent. Accordingly, the relation between the child and the party who has
not been given custody shall be regulated according to the best interest of a
child.
Restricted time for the relation with the
child or spread of time to large period is considered as not suitable for
personal relations. Accordingly, Constitutional Court’s personal application
07.05.2015 dated decision held that, narrow visiting time and restriction of
personal relation is deemed to be an intervention to applicant’s family life
and is contrary to Art.20 of the Constitution.
Divorcement right of custody the right of visiting the right of respect to the family life establishing a personal relation with the child the best interest of a child
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ekim 2018 |
Kabul Tarihi | 12 Kasım 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 9 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.