Osmanlı Devleti’nin ilk başkenti ve bir ticaret merkezi olarak Bursa’nın en dikkat çekici mimari eserlerinden biri de hanlarıdır. Anadolu Türk mimarisindeki ilk şehir hanı olarak kabul edilen Emir Han’la başlayan imar faaliyetleri, zaman içinde Bursa’nın ticaret hayatının ihtiyaçlarına binaen daha da artmıştır. “Bursa Hanlar Bölgesi” olarak anılan bu bölgedeki hanlar, akademik olarak daha çok ticarî ve mimari yönleriyle bütünsel olarak ele alınmış, hanlardaki mescidler hakkında yeterli değerlendirme yapılmadığı tespit edilmiştir. Günümüzde hala mevcud olan Koza Han, Fidan Han ve Geyve Han’daki mescidlerden Koza Han ile Fidan Han’dakiler köşk mescid olarak tasarlanmışken, Geyve Han’daki ise hanın zemin katında bir oda biçimindedir. Ayrıca kaynaklarda Kapan Han, İpek Han, Pirinç Han ve Eski Yeni Han’ın da mescidleri olduğu bilgisi mevcuttur. Bursa Hanlarındaki mescidlerin, Selçuklu kervansaraylarında başlayan köşk mescid geleneğinin bir devamı olduğu söylenebilir ancak plan bakımından daha farklı oldukları anlaşılmaktadır. Bu makale, Bursa hanlarındaki mescidlerin Osmanlı Mimarisindeki yeri ve önemini ortaya koyma gayretindedir.
One of the most striking architectural works of art in Bursa, the first capital city as well as a commercial centre of the Ottoman Empire, are the inns. The public works that started with Emir Han who is regarded as the first city khan (ruler) in Anatolian Turkish architecture inc-reased even more within the course of time based on the commercial needs of Bursa. The inns in this region named as “Bursa Inns Region” have mostly been examined wholistically with regard to its commercial and architectural aspects in academic sense, and it has been detected that the evaluation carried out on behalf of the masjids available in the inns has not been satisfactory enough. While those built in Koza and Fidan Inns were designed as pavilion masjids, the one constructed in Geyve Inn is in the shape of a room located on the basement floor of the inn, and all of these masjids are still present in our time. Besides, re-sources include the information that relates to the presence of masjids available also in Kapan Inn, İpek Inn, Pirinç Inn and Eski Yeni Inn.
It can be stated that the masjids of Bursa inns are an extension of the pavilion masjid tradi-tion that began in the Seljuks caravansaries; however, it is clearly understood that they are much more different in terms of planning. Within this context, this article aims at highlighting the place and importance of the Bursa inns’ masjids in the Ottoman Architecture.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 20 Nisan 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |