In
this study, the "tûtî-i zenbûr" phrase in a couplet of Sheikh Galib
will be discussed. The couplet which includes this phrase is: Gûyâ hayâl-i hatt-ı lebüňle müjemde hûn /
Bâğ-ı vefâda tûtî-i zenbûrdur bana. There are basically two views on how
this couplet should be understood. The studies on the subject are generally
quoted by the statements of Ali Nihat Tarlan and Abdulkadir Gürer in explaining
this sentence. According to these interpretations, this phrase in the couplet
should be understood as "chatty parrot" or "a mythological bird
with a half parrot and the other half a wasp". But we think that this
phrase has a different meaning and “tûtî-i zenbûr” may be the name of a flower.
In fact, this word was recorded as a flower name in an manuscript found in
Kastamonu. According to the tradition of Divan poetry it is more appropriate to
understand this phrase as a flower. In the last part of our work, we will
present our findings on this subject.
Bu çalışmada, Şeyh Gâlib’in
bir beytinde geçen “tûtî-i zenbûr” tamlamasının ne anlama geldiği üzerinde
durulacaktır. Şeyh Galib, “tûtî-i zenbûr” tamlamasını Gûyâ hayâl-i hatt-ı lebüňle müjemde hûn / Bâğ-ı vefâda tûtî-i zenbûrdur
bana beytinde kullanmıştır. Ali Nihat Tarlan söz konusu beytin geçtiği
gazeli şerh ettiği çalışmasında bu tamlamayı “geveze papağan” olarak anlamlandırırken
Abdulkadir Gürer de bu tamlamayla ilgili bir yazısında tamlamanın “bir yarısı
papağan diğer yarısı ise arı olan mitolojik bir kuş” olarak anlaşılabileceğini
söyler. Bu beyitte geçen “tûtî-i zenbûr”un nasıl anlaşılması gerektiği
hakkındaki açıklamalar, genellikle Ali Nihat Tarlan ile Abdulkadir Gürer’in
konuyla ilgili izahlarına dayanmaktadır. Fakat biz bu tamlamanın daha farklı
bir anlamı olduğu ve bu tamlamanın beyitteki kullanım şekline göre bir çiçeği
ifade ettiği düşüncesindeyiz. Nitekim Kastamonu’da bulunan bir el yazmasında “tûtî-i
zenbûr” bir çiçek ismi olarak verilmiştir. Divan şiiri geleneğine göre de “tûtî-i
zenbûr”un bu beyitte bir çiçek olarak anlaşılması daha uygundur. Çalışmamızın
son bölümünde bu görüşümüzle ilgili tespitlerimize yer verilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 3 Sayı: 2 |