Devlet yargısına alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinden biri olan ve hukuk sistemimizde 160 yıllık geçmişi bulunan tahkim, değişen ve gelişen ihtiyaçlar neticesinde günümüzde daha fazla önem kazanmış ve çeşitli alanlarda uygulanmaya başlanmıştır. Bu alanların başında, iş dünyasının hızlı ve uzmanlık gerektiren çözümlere ihtiyaç duyduğu ve dolayısıyla özel bir hukuk dalı olarak değerlendirilen şirketler hukuku gelmektedir. Bu çalışma, şirketler hukuku uyuşmazlıklarının tahkime elverişliliğini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Bu bağlamda doktrindeki farklı görüşler ve yargı kararları çerçevesinde şirketler hukukundan doğan uyuşmazlıkların tahkime elverişlilik analizi yapılmıştır.
Amaç: Çalışmada alternatif uyuşmazlık yöntemlerinden biri olan tahkim yönteminin Türk hukukunda düzenleniş biçiminden yola çıkılarak, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun emredici hükümleri doğrultusunda şirketler hukukunda ortaya çıkan uyuşmazlıkların tahkime elverişli olup olmadığı hususunun doktrin görüşleri ve yargı kararları ışığında detaylıca incelenmesi amaçlanmıştır.
Yöntem: Çalışmada tahkime ilişkin genel hususlar içeren 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun tahkime elverişlilik hususunda ortaya koyduğu ölçüler belirlenerek, şirketler hukuku pratiklerinde ortaya çıkan uyuşmazlıkların bu ölçüler uyarında tahkime elverişli olup olmadığı hususu, farklı yaklaşımlar üzerinden, mukayeseli hukuktaki gelişmelere de atıf yapılarak ele alınmıştır.
Bulgular: Taraf iradelerinin büyük ölçüde belirleyici olduğu ticaret hukuku uyuşmazlıklarında tahkime duyulan ihtiyaç ortada olmakla birlikte; şirketler hukuku uyuşmazlıklarının üçüncü kişiler üzerindeki etkilerinin iradîlik unsuru bakımından ortaya çıkardığı tereddütlerin yanı sıra, bu alanda mevzuatta açık düzenlemelerin bulunmaması, tahkime temkinli yaklaşılmasına sebebiyet vermiştir. Bununla birlikte doktrinde ortaya atılan çözümlerle iradîlik unsurunun sağlanması mümkün olurken, mukayeseli hukukta olduğu gibi Türk hukukunda da bu alanda açık düzenlemelerin yapılacağı düşünülmektedir. Böylelikle tahkimin hızlı ve uzmanlık gerektiren bu uyuşmazlıklara dair çözümleri ile şirketler hukukunda tahkimin yaygınlaşmaya başladığı söylenebilmektedir.
Özgünlük: Hukukçular tarafından şirketler hukukunda tahkime ilişkin oldukça zengin bir mecrada birçok akademik çalışma bulunmasına rağmen, en sık yaşanan uyuşmazlıklara doktrinde üretilen çözümlerin sentezlendiği bu çalışmada konunun farklı bir perspektifle ele alınması çalışmaya özgünlük kazandırmış olup, bu yönüyle literatüre katkı sağlanması amaçlanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Tahkim, Tahkime Elverişlilik, Şirketler Hukuku, Emredicilik, Tek Borç İlkesi.
Jel Sınıflandırması: K12
TAHKİM TAHKİME ELVERİŞLİLİK ŞİRKETLER HUKUKU EMREDİCİLİK TEK BORÇ İLKESİ
İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ
Danışman hocam Doç.Dr. Ebru Şensöz Malkoç'a teşekkürler...
Arbitration, which is one of the alternative dispute methods to the state jurisdiction and has a history of 160 years in our legal system, finds its application in different media every day as a result of changing and developing needs. In particular, the need for fast and expert solutions in business life has strengthened the interest in the application of arbitration in company law, which is a special branch of commercial law. In this study, disputes arising from company law are examined in the context of arbitrability, within the framework of different views in the doctrine and judicial decisions.
Purpose: In this study, it is aimed to examine in detail the doctrine opinions and judicial decisions on whether the disputes arising in corporate law are suitable for arbitration in accordance with the mandatory provisions of the Turkish Commercial Code No. 6102, starting from the way the arbitration method, which is one of the alternative dispute resolution methods, is regulated in Turkish law.
Method: In the study, by determining the measures put forth by the International Arbitration Law No. 4686, which includes general matters related to arbitration, and the Civil Procedure Law No. 6100 on the issue of suitability for arbitration, the matter of whether the disputes arising in corporate law practices are suitable for arbitration in accordance with these measures is addressed, with references to developments in comparative law, through different approaches.
Findings: While the need for arbitration in commercial law disputes, where the intentions of the parties are largely determinative, is apparent; the doubts raised by the effects of corporate law disputes on third parties regarding the element of voluntariness, as well as the absence of explicit regulations in this area, have led to a cautious approach towards arbitration. However, with the solutions proposed in doctrine, it is possible to ensure the element of voluntariness, and it is believed that, as in comparative law, explicit regulations will be made in Turkish law in this area as well. As a result, it can be said that arbitration has started to become widespread in corporate law, with its fast and expertise-required solutions for such disputes.
Originality: Despite the existence of numerous academic studies in a considerably rich field concerning arbitration in corporate law by legal scholars, synthesizing the solutions produced in doctrine for the most frequently occurring disputes in this study and approaching the subject from a different perspective have added uniqueness to the work. In this regard, it is aimed to contribute to the literature.
Keywords : Arbitration, Arbitrability, Corporate Law, Mandatory Provisions, Single Obligation Principle.
Jel Classification: K12
ARBITRATION ARBITRABILITY CORPORATE LAW MANDATORY PROVISIONS SINGLE OBLIGATION PRINCIPLE
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 22 Mayıs 2023 |
Kabul Tarihi | 16 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 22 Sayı: 48 - İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Aralık/Güz 2023, Cilt 22, Sayı 48 |