The subject of the study is the Keyhüsrev Bey Mosque, which is located in Sağman Village of the Pertek District of Tunceli province today and was named Salih Bey Mosque in previous studies. Based on the foundation records we reached within the scope of our study and the documents found in the Ottoman archives, it was understood that the building was a mosque belonging to the Keyhüsrev Bey Foundation. The mosque, which was built in the second half of the 16th century, has features parallel to the architectural understanding seen in the classical period of the Ottoman Empire but also contains some unique features. One of the unique aspects of the mosque is the tiles, which were found in the sanctuary of the mosque, but unfortunately, none of them remains today, whose existence is known from sources and research these tiles, on which there are Turkish, Persian and Arabic poems and couplets, appear as unique examples the Ottoman period. In addition, reconsidering the name, foundation and history of the building in line with the new documents reached and sharing it in detail with the scientific world will contribute to the correct creation of our cultural assets inventory. In this study, Keyhusrev Bey Mosque, which entered the art history literature with the name Salih Bey Mosque has been examined in terms of its plan, architectural and ornamental features, as well as the date of construction and its builder.
Çalışmanın konusu bugün Tunceli İli, Pertek İlçesi’ne bağlı Sağman Köyü’nde yer alan ve daha önceki çalışmalarda Salih Bey Camii olarak isimlendirilen Keyhüsrev Bey Camii’dir. Çalışmamız kapsamında ulaştığımız vakıf kayıtları ile Osmanlı arşivlerinde bulunan belgelerden hareketle yapının Keyhüsrev Bey Vakfı’na ait cami olduğu anlaşılmıştır. 16. yüzyılın ikinci yarısında inşa edilen cami, Osmanlı Devleti’nin klasik döneminde görülen mimari anlayışıyla paralel özelliklere sahip olmakla beraber, bazı ünik sayılabilecek özellikleri de bünyesinde barındırmaktadır. Caminin harim kısmında bulunan ancak maalesef bugün hiçbiri kalmamış olsa bile, kaynaklardan ve araştırmalardan varlığı bilinen çiniler, caminin benzersiz yönlerinden bir tanesidir. Üzerinde Türkçe, Farsça ve Arapça şiir ve beyitlerin bulunduğu bu çiniler Osmanlı döneminde benzerine rastlanmayan örnekler olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca ulaşılan yeni belgeler doğrultusunda yapının isminin vakfının ve tarihçesinin yeniden ele alınarak bilim dünyası ile ayrıntılı bir şekilde paylaşılması kültür envanterimizin doğru şekilde oluşturulabilmesine katkı sağlayacaktır. Bu çalışmada Sanat tarihi literatürüne Salih Bey Camii ismi ile girmiş olan Keyhüsrev Bey Camii plan, mimari ve süsleme özelliklerinin yanı sıra inşa tarihi ve banisi yönünden de incelenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | MAKALELER/ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | July 29, 2022 |
Submission Date | November 17, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 18 |