Türk işgücünün, 1960'lı yıllardan itibaren AB'ye göçü, Avrupa Birliği-Türkiye ilişkilerinde, serbest dolaşım ve sosyal güvenlik boyutu ile 45 yıldan beri her iki tarafta da, önemli bir tartışma konusu oluşturmaktadır. Tartışmalar, 2006 yılı Haziran ayından başlayan Türkiye'nin katılım müzakereleri sırasında da artarak sürecektir. Günümüzde, AB ülkelerindeki Türk göçmenlerin sayısı 3,86 milyon olarak hesaplanmaktadır. AB, müzakerelerde, Türkiye ile serbest dolaşımın tam üyelik sonrası yedi yıl veya daha fazla süreyle geçici olarak ertelenmesini ya da istisna (derogasyon) isteyebilecektir. Oysa, doğum oranlarındaki düşüklük ve yaşam beklentilerindeki uzama nedeniyle, AB'de nüfus artışı durmuş ve hızla yaşlanmaktadır. AB ekonomik büyüme ve sosyal güvenlik sistemlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanmasında mutlaka daha fazla göçe gerek duymaktadır. Türkiye, genç ve ucuz işgücüyle, AB'nin bu talebini karşılayabilecek bir ülkedir. Bu çalışmanın amacı, AB serbest dolaşım ve sosyal güvenlik sisteminin ne olduğunu özet olarak ortaya çıkarmak ve Türkiye'nin bu sisteme uyumunu değerlendirmektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Ekim 2010 |
Gönderilme Tarihi | 12 Ekim 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2007 Sayı: 52 |