Dünya üzerinde yapıldığı dönemden günümüze değin birçok insanın görmeyi en çok arzu ettiği yapılardan biri hiç şüphesiz Tac Mahal’dir. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan ve Dünya’nın yedi harikasından biri olan Tac Mahal’i bu kadar eşsiz ve özel kılan ise sadece mimari başarısı değil aynı zamanda yapılış öyküsüdür. Tac Mahal; Şah Cihan’ın eşi Mümtaz Mahal’in on dördüncü çocuklarını dünyaya getirirken ani ölümü üzerine inşa edilmiştir. Külliye halinde inşa edilen Tac Mahal; büyük bir bahçe içerisinde, türbe, cami ve mihmanhaneden oluşmaktadır. Tac Mahal külliyesi içerisinde yer alan bu yapıların mimari süslemeleri içerisinde görülen bitkisel motifler arasında Babürlü dönemi mimari süslemelerinde yaygın bir kullanımı olmayan ağlayan gelin motifi de yer almaktadır. Aslında doğadaki görünümü sebebiyle ters lale adı verilen bu çiçeğe Anadolu’da yaygın bir şekilde ağlayan gelin ismi verilmiştir. Bu araştırmada; Tac Mahal ile ilgili olarak yapılan çalışmalarda daha önce değinilmemiş olan “Ağlayan gelin” motifinin külliye içerisinde bulunduğu yerler, malzeme-teknik ve sanatsal açıdan değerlendirilmesi yanında bu motifin seçimi ile mimari süslemelerde ne zamandan beri kullanıldığı ve günümüzde varsa hangi yapılarda bulunduğu hususlarına değinilecektir.
Since it was built, the Taj Mahal has unquestionably been an edifice that many people have desired to view most in the world. The uniqueness of its architectural achievements as well as the story of its construction have caused the Taj Mahal to be included in the UNESCO World Heritage list and have designated it one of the seven wonders of the modern world. The Taj Mahal was built after the sudden death of Shah Jahan’s wife, Mumtaz Mahal, as she birthed her fourteenth child. The Taj Mahal complex includes a tomb, a mosque, and a guest house. The “weeping bride” pattern was not commonly used in Mughal period architectural embellishments but is observed in the floral patterns of the architectural ornamentations of buildings constructed in the Taj Mahal complex. The “reverse tulip,” so-named for its appearance in nature, is commonly labeled the “weeping bride” in Anatolia. This study will probe the selection of the weeping bride pattern, a theme that has not been elucidated in the extant studies on the Taj Mahal. It will investigate how long this design has been used in architectural trimmings, clarify other structures where it may be observed, describe the locations of its use within the Taj Mahal complex, determine its materials and techniques, and evaluate it in terms of artistry.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 30 |