Tüm kültür ve dinlerde kendine yer bulmuş bir kavram olan şeytan, tüm insanlığın belleğinde ortak olan bazı özelliklere sahiptir. Kutsal metinlerde şeytanın hem Tanrı hem de çeşitli insanlarla yaptığı antlaşmalar dikkati çeker. Bir tür alışveriş sayılabilecek bu antlaşma örneklerine kurmaca eserlerde rastlamak mümkündür. Mehmet Eroğlu’nun Belleğin Kış Uykusu’nda bir roman kişisine dönüştürülmüş olan şeytan ile Praglı Öğrenci’de sinema karakteri olarak bir kalıp hâlinde yüzlerce yıldır tekrar eden ‘şeytanla antlaşma motifi’nin yansıdığı eserlerdendir. Şeytan imgesinin sözü edilen kurmaca eserlerde ortaya çıkma nedenleri üzerinde durmak bu eserlerin vermek istedikleri mesajları alabilmek için önemlidir. Bu imgenin çözümlenmesi ise kolektif bilinçdışı, arketip, yabancılaşma, öteki, Sembolik, ‘ayna evresi’ id-ego-süperego, kendilik gibi psikanalizin önemli kavramlarını göz önünde tutmakla mümkündür. Merkezine söz konusu romanı alan bu çalışma, romandaki şeytan imgesinin daha iyi anlaşılabilmesi için Baudrillard’ın Tüketim Toplumu’ndaki Praglı Öğrenci ile ilgili yorumundan destek almaktadır. Belleğin Kış Uykusu’nu yorumlamada Praglı Öğrenci’den destek alınmasının en önemli sebebi iki kurgusal eserin ‘şeytanla antlaşma’yı ele alması ve söz konusu antlaşmanın insan karakterlerin kişilikleri üzerinde benzer sonuçlar meydana getirmiş olmasıdır. Birinin metaforik diğerinin gerçek anlamıyla ifade ettiği bu sonuçlar, karşılaştırmalı olarak ele alındığında birbirlerini açımlama görevini de üstlenmiş olmaktadırlar. Bu sayede şeytan imgesinin söz konusu eserlere katkısının ne olduğu, neden bu eserlerde ortaya çıktığı sorularının cevapları karşılaştırmalı olarak psikanalitik bir okuma çerçevesinde yanıtlanmaya çalışılmıştır. Karşılaştırmalı incelemeler neticesinde, Belleğin Kış Uykusu’nda ‘şeytanla antlaşma’ izleğinin, her iki eserdeki örtük ve açık ‘ayna imgesi’ göndermeleriyle ciddi bir kendilik sorununun habercisi olduğu görülmüştür.
In all cultures and religions, the concept of the Devil has some features in common with all humanity. In the scriptures, the Devil’s pacts made with God and ordinary mortals are notable. In fiction, the Devil became a new person in Mehmet Eroğlu’s Belleğin Kış Uykusu, as a character in the movie The Student of Prague, and thus they are examples of the “pact with the Devil” motif. It is important to focus on why the Devil image appeared in these fictional works to receive the messages these works want to convey. The analysis of this image is made possible by considering important concepts of psychoanalysis, such as collective unconscious, archetype, alienation, other, symbolic, “mirror phase” id–ego–superego, and self. Baudrillard’s comment on The Student of Prague in The Consumer Society supports this work which focuses on the novel, to understand the Devil image better. The most important reason for referring to the movie in interpreting the novel is that the two fictional works deal with the “pact with the Devil” motif and the said pact had similar effects on the personalities of the human characters portrayed. When these results, which are expressed in one case metaphorically and the other literally, are comparatively considered, they also undertake the task of explaining each other. Because of comparative psychoanalytic readings, it has been observed that the “pact with the Devil” theme in Belleğin Kış Uykusu indicates a serious self problem through the implicit and explicit “mirror image” references in both works.
Devil Belleğin Kış Uykusu mirror phase archetype psychoanalysis
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 22 Mart 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 61 Sayı: 2 |