Fat composition in ruminant’s milk is one of the factors that can affect human health in positive or adverse ways. Optimizing ruminant feed to achieve ideal fatty acid composition in milk has been an ongoing area of research in recent years, without satisfactory results to date. It has been argued that in addition to changes in feed, genetic information can also be utilized to improve milk fatty acid composition. The aim of the study is to investigate the incidence of stearoyl-CoA-desaturase 1 (SCD) gene variants, which are claimed to affect fat content and quality of milk in Turkish native cattle breeds. Fifty South Anatolian Red (SAR) and 50 East Anatolian Red (EAR) cattle were used in the study. The 5th exon of SCD gene was amplified using polymerase chain reaction (PCR) and the PCR products were subjected to sequencing analysis. Among the samples sequenced polymorphism at three nucleotide positions have been observed on the 5th exon of the SCD gene, namely A702G, T762C and C878T. Of these three, the polymorphic position C878T was utilized to determine peptide variants of A (293Ala) or the V (293 Val) of individual samples. Frequency of A variant and AA genotype in SAR and EAR cattle breeds was 0.91 and 0.77 as well as 0.43 and 0.29, respectively. In particular the SAR exhibits a very low frequency of the V allele, believed to have been an ancestral allele. In both samples, 2 individuals were identified to have the VV genotype. The results suggested that high frequency of A allele and AA genotype which confers great advantage on milk composition and meat fatty acid composition was present in SAR and EAR cattle breeds
Ruminantlarda sütteki yağ içeriği insan sağlığını pozitif veya negatif olarak etkileyen faktörlerdendir. Süt yağ asidi içeriğinin en ideal şekle kavuşturulması amacıyla ruminantların yem içeriğinin değiştirilmesi üzerine son yıllarda çalışmalar yapılmış olmasına karşın tatmin edici sonuçlar elde edilememiştir. Süt yağ asidi kompozisyonunun geliştirilmesinde yem değişikliklerinin yanı sıra genetik bilginin de kullanılmasının yaralı olabileceği ileri sürülmüştür. Çalışmamızda Güney Anadolu Kırmızısı (GAK) ve Doğu Anadolu Kırmızısı (DAK) ırkı sığırlarda süt yağ içeriğini ve kalitesini etkilediği ileri sürülen Stearoil-KoA-desatüraz 1 (SCD1) geni varyantlarının dağılımının belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla çalışmada 50’şer baş GAK ve DAK ırkı sığır kullanılmıştır. Genomik DNA örneklerinde SCD1 geni polimeraz zincir reaksiyonu (PZR) ile çoğaltılmıştır. Daha sonra, PCR örnekleri dizin analizine tabi tutulmuştur. Dizin analizi yapılan örneklerde öncelikle SCD1 geni 5. ekzonda yer alan 3 adet tek nükleotid polimorfizmi (SNP), sırasıyla, A702G, T762C ve C878T, tespit edilmiştir. Bunlardan özellikle C878T SNP sonucuna bakılarak bireyin A (293Ala) ve V (293 Val) protein varyantından hangisi olduğu belirlenmiştir. Çalışmamızda hem GAK hem de DAK ırkı sığırlarda A varyantı ve AA genotipi sırasıyla 0,91, 0,71 ve 0,43, 0,29 olarak belirlenmiştir. Özellikle GAK ırkı sığırlarda atasal bir allel olduğu ileri sürülen V allel frekansı oldukça düşüktür. Her iki sığır ırkında da VV genotipe sahip 2 adet birey tespit edilmiştir. GAK ve DAK ırkı sığırlara yüksek düzeyde AA genotipine ve A alleline sahip olmaları süt ve et yağ içeriği açısından büyük bir avantaj sağlamaktadır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 41 Sayı: 2 |