Öz
Makalede, İngiltere'nin kuzeybatısındaki Türkçe Konuşan (TK) göçmenler tarafından evcil hayvan sahiplenme eylemini nasıl deneyimlediği, mülakatlardan toplanan materyaller üzerinden incelenmektedir. Mekân yapma teorisinin yanı sıra gündelik din üzerine yapılan çalışmaları temel alarak, TK göçmenlerinin İslam anlayışları ve yaşadıkları bağlam içinde evcil hayvan uygulamalarını nasıl oluşturdukları araştırılmıştır.
Bu makale, odağını, metinlerin incelenmesinden yaşanmış pratiklerin incelenmesine kaydırmakta ve metinlerin günlük yaşamda bireyler tarafından farklı şekillerde nasıl uygulamaya konulduğunu araştırmaktadır. Ayrıca, Müslümanların hayatlarının sadece metne indirgenemeyeceği derinden tartışılmıştır. Metin ve bağlam karşılıklı olarak bireyin günlük yaşamını yeniden oluşturur. TK göçmenler, metin ve bağlam arasındaki karşılıklı ilişkileri (metni dışlamadan) ciddiye alarak bir yaşam biçimi oluşturmuşlardır. Özellikle evcil hayvan uygulamaları, metin ve bağlam arasındaki uzlaşmayı göstermek için seçilmiştir.
İngiltere dahil olmak üzere Avrupa'daki Müslümanlar arasında evcil hayvan sahiplenmenin artmasına rağmen, günümüz dünyasında bu konu araştırmacılar tarafından yeterince araştırılmamaktadır. Bu çalışma Birleşik Krallıkta karma evli olan altı erkeğin hikayelerini araştırmış, erkek göçmenlerin teolojik ve sosyal olarak karşı karşıya kaldıkları zorlukları keşfederek onların günlük deneyimleriyle başa çıkmak için hangi tür strateji geliştirdiklerini incelenmiştir. Ayrıca, karma evli TK göçmenlerin iki ana stratejisini ortaya koymuştur. Bunlardan birincisi çocukları köpek edinmekten vazgeçirmek, ikincisi ise köpeklerin belirli odalara girmesine izin vermeyerek ev alanında dini mekân yaratmak.