Abstract
Background: In ingrown toenail, classifications and the treatment approaches according to staging has been clearly reported in the literature. However, there are not enough data about the selection of the appropriate surgical technique according to the stage. In this study, we compared two different surgical techniques in patients with Heifetz stage 2 and 3 in means of surgical results, recovery time, patient comfort and cosmetics.
Methods: Between January 2019 and January 21, patients who applied with the complaint of ingrown toenails who were treated with two mentioned surgical techniques in two centers with at least 1 year follow-up were included. The patients were evaluated preoperatively in means of the Heifetz classification. In group 1 (n:54) matrix excising Winograd and in group 2 (n:51) matrix preserving Vandenbos techniques were used. Postoperative recovery time, complication rates, functional and cosmetic patient satisfaction were evaluated in tall cases.
Results: 105 cases of ingrown toenails treated surgically were included in the study. 62 (59%) cases were Heifetz stage 2, 43 (41%) cases were Heifetz stage 3. No statistically significant difference was found between Heifetz stage 2 and stage 3, regardless of surgical technique, in complication, recurrence, patient functional/cosmetic satisfaction rates, and recovery time. In overall analysis regardless of Heifetz staging, recovery time was shorter with Winograd method (p:0.0001), complication and recurrence rates were lower with Vandenbos method (p:0.0001), and VAS cosmetic satisfaction was higher in Vandenbos (p:0.002).
Conclusion: Winograd and Vandenbos in Heifitz stages 2 and 3 have low complication rates and high patient satisfaction. Earlier healing could be achieved with the Winograd technique, while low complication/recurrence rates and high cosmetic satisfaction could be achieved with the Vandenbos technique. Early recovery/high cosmetic expectation should be considered instead of Heifetz staging in determining the surgical technique.
Öz
Amaç: Tırnak batmasında evrelemeye göre sınıflandırmalar ve tedavi yaklaşımları literatürde net olarak bildirilmiştir. Ancak evreye göre uygun cerrahi tekniğin seçimi konusunda yeterli veri bulunmamaktadır. Bu çalışmada Heifetz evre 2 ve 3 olan hastalarda iki farklı cerrahi tekniği cerrahi sonuçlar, iyileşme süresi, hasta konforu ve kozmetik açısından karşılaştırdık.
Gereç ve Yöntem: Ocak 2019-21 Ocak tarihleri arasında tırnak batması şikayeti ile başvuran ve iki merkezde en az 1 yıl takipli olarak bahsedilen iki cerrahi teknikle tedavi edilen hastalar dahil edildi. Hastalar ameliyat öncesi Heifetz sınıflamasına göre değerlendirildi. Grup 1'de (n:54) Winograd matriks eksizyonu, grup 2'de (n:51) matriks koruyucu Vandenbos teknikleri kullanıldı. Bu olgularda ameliyat sonrası iyileşme süresi, komplikasyon oranları, fonksiyonel ve kozmetik hasta memnuniyeti değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya cerrahi olarak tedavi edilen 105 tırnak batması olgusu dahil edildi. 62 (%59) olgu Heifetz evre 2, 43 (%41) olgu Heifetz evre 3 idi. Heifetz evre 2 ile evre 3 arasında cerrahi teknik, komplikasyon, nüks, hasta fonksiyonel/kozmetik açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Memnuniyet oranları ve iyileşme süresi genel analizde Heifetz evrelemesinden bağımsız olarak Winograd yöntemi ile iyileşme süresi daha kısaydı (p:0.0001), Vandenbos yöntemi ile komplikasyon ve nüks oranları daha düşüktü (p:0.0001), Vandenbos'ta VAS kozmetik memnuniyeti daha yüksekti (p:0.002).
Sonuç: Heifitz evre 2 ve 3'teki Winograd ve Vandenbos düşük komplikasyon oranlarına ve yüksek hasta memnuniyetine sahiptir. Winograd tekniği ile daha erken iyileşme sağlanırken, Vandenbos tekniği ile düşük komplikasyon/nüks oranları ve yüksek kozmetik memnuniyet sağlanabilmektedir. Cerrahi tekniğin belirlenmesinde Heifetz evrelemesi yerine erken iyileşme/yüksek kozmetik beklenti göz önünde bulundurulmalıdır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Orjinal Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2022 |
Kabul Tarihi | 25 Eylül 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |