Çocuklarda sağlıklı
bir büyüme ve gelişme potansiyelinin sağlanması bebeklik dönemi beslenmesiyle
ilişkilidir. Özellikle ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenme 5 yaş ve daha
altı çocuklardaki hastalık yükünü %10 azaltmaktadır. Anne sütü prematüre bebek
gibi özel bakım gereksinimi olan bebekler için büyüme ve gelişmenin çok daha
ötesinde yaşama tutunmaya katkı sağlamaktadır. Türkiye Nüfus ve Sağlık
Araştırması (TNSA-2013) raporuna göre bebeklerin %30’u ilk 6 ay yalnız anne
sütü ile beslenebilmektedir. Annede ağır enfeksiyon, ilaç kullanımı, hepatit B,
hepatit C, tüberküloz, madde kullanımı, prematüre bebek, düşük doğum ağırlığı
gibi anne ve bebeğe ait faktörler anne sütü ile beslenmeyi olumsuz
etkileyebilmektedir. Çeşitli sebeplerle bebeğin emzirilemediği durumlarda anne
sütüne erişimi sağlayacak en iyi alternatif öneri sağlıklı bir sütanne ya da
süt bağışıdır. Yurt dışı literatürdeki adıyla Süt Bankası anne sütünü tıbbi
tekniklerle toplayıp, koruyarak ihtiyaç sahibi bebeklere ulaştıran kurumlardır.
Sağlık Bakanlığı süt bankalarını Süt Anne Merkezleri şeklinde revize ederek
2012 yılında gündeme getirmiş ancak çeşitli görüş ayrılıkları nedeniyle uygulamaya
geçirememiştir. Bu makalede erişilmesi gerekenin anne sütü olduğu düşünülerek
merkezler “Anne Sütü Merkezi” olarak ifade edilmiştir. Bu merkezlerin
kurulmasında fikir ve sosyal kaygılardaki farklılıklar inanç temellidir ve
özellikle süt kardeş evlilikleri başlıca sorunlardır. Ancak merkezlerin
kurulmasında geniş veri tabanları, gerekli koşulları test eden otomasyon ve
kontrol algoritmaları ile fıkhın cevaz vermediği durumların önüne geçilerek
düzenli denetim mekanizmasının oluşturulduğu bir sistem toplumsal endişe ve
kaygıların giderilmesini sağlayabilir. Günümüz teknoloji çağında internet
siteleri aracılığıyla herhangi bir resmi kayıt, cinsiyet ayrımı, hijyen ve
diğer koşulların denetlenemediği bir anne sütü bağışı ve satışı söz konusudur.
Kamu eliyle denetim altına alınmadığı sürece meselenin toplumsal yönden çok
daha tehlikeli bir sorun oluşturacağı düşünülmektedir. Sağlık profesyonelleri merkezlerin
kurulmasında toplumun inanç ve değerlerine uygun eğitim, rehberlik, danışmanlık
ve liderlik rolleriyle toplumsal eğitim ve farkındalık çalışmalarına öncülük
yapabilecek önemli insan gücüdür. Bu makalede gerekli koşulların sağlandığı bir
sitemle merkezlerin kurulması önerilmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Derleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Kabul Tarihi | 27 Ekim 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |