Amaç: COVID-19 pandemisi, sağlık sorunlarına neden olduğu gibi toplumsal düzeyde alınan önlemler nedeniyle de olumsuz sosoyoekonomik sonuçlara, insanların günlük yaşamında da kısıtlamalara yol açmıştır. Amacımız, global ve ulusal olumsuz sonuçlara yol açan COVID-19 pandemisinde maternal anksiyete ve depresyonun prevelansının araştırılması, anksiyete ve depresyona etki eden faktörlerin belirlenmesidir.
Gereçler ve yöntem: Temmuz-Kasım 2020 tarihlerinde kliniğimize kontrol amaçlı başvuran gebeler çalışma kapsamında değerlendirilmiştir. Çalışmaya dâhil edilen gebelerden pandemi döneminde davranışlarını ve demografik özelliklerini içeren sorulara yanıt vermeleri istenmiştir. Katılımcıların depresyon ve anksiyete seviyeleri, Beck depresyon ve Beck anksiyete ölçekleri ile araştırılmıştır. Anksiyete ve depresyona etki eden faktörler multipl lojistik regresyon analizi ile değerlendirilmiştir.
Bulgular: 310 gebe çalışma kapsamında değerlendirildi. Katılımcıların medyan yaşı 29 (25.-75. Yüzdelik; 25-33) olarak bulundu. 198 (%63,9) olguda anksiyete tespit edilirken, 86 (%27,7 )olguda depresyon tespit edildi. COVID-19 pandemisinde anksiyete riskinin şehir merkezinde yaşama ile arttığı (OR: 10,269 95% CI: 5,676-18,580, P<0.001); depresyon riskinin de şehir merkezinde yaşama (0R: 7,818, 95% CI:2,695-22,679, P<0.001), aktif çalışma (OR: 2,331 95% CI: 1,325-4,101, P=0.003) ve yüksek riskli gebelik mevcuyeti (OR: 2,931 95% CI: 1,507-5,699, P=0.002) ile arttığı tespit edilmiştir.
Sonuç: COVID-19 pandemi döneminde anksiyete ve depresyon riskinin azaltılması amacıyla özellikle mesleki olarak çalışan, şehir merkezinde yaşayan ve yüksek riskli gebeliğe sahip gebelerin psikolojik destek alması sağlanmalıdır.
COVID-19 pandemisinde hastalara sağlık hizmeti sunulması aşamasında emeği geçen tüm sağlık çalışanlarına teşekkür ederim.
Aim: The COVID-19 pandemic has caused health problems but also causing negative socioeconomic consequences and restrictions in the daily life of people due to the limitations taken at the social level. Our aim is to investigate the prevalence of maternal anxiety and depression in the COVID-19 pandemic, which causes global and national negative consequences, and to determine the factors that affect anxiety and depression.
Materials and Method: Pregnants who applied to our clinic for control between July-November 2020 were evaluated within the scope of the study. Pregnant women included in the study were asked to answer questions about their behavior and demographic characteristics during the pandemic period. Participants' depression and anxiety levels were investigated using Beck depression and Beck anxiety scales. Factors affecting anxiety and depression were evaluated by multiple logistic regression analysis.
Results: 310 pregnants were evaluated within the scope of the study. The median age of the participants was 29 (25th-75th Percentile; 25-33). Anxiety was detected in 198 (63.9%) cases, and depression was detected in 86 (27.7%) cases. In the COVID-19 pandemic, the anxiety risk increases with living in the city center (OR: 10,269 95% CI: 5,676-18,580, P <0.001); the risk of depression also includes living in the city center (0R: 7,818, 95% CI: 2,695-22,679, P <0.001), actively working (OR: 2,331 95% CI: 1,325-4,101, P = 0.003) and with high-risk pregnancy (OR: 2,931 95% CI: 1,507-5,699, P = 0.002).
Conclusion: In order to reduce the risk of anxiety and depression during the COVID-19 pandemic in pregnants, psychological support should be encouraged to pregnants who work actively, live in the city center and have high-risk pregnancies.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kadın Hastalıkları ve Doğum |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Eylül 2021 |
Gönderilme Tarihi | 1 Şubat 2021 |
Kabul Tarihi | 31 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 18 Sayı: 3 |