On September 1, 1939, World War II began with Germany's attack on Poland; the Axis alliance, which included Italy and Japan, was established by Germany; Germany, together with the Axis powers, attacked the Soviet Union at the beginning of June 22, 1941; and Japan attacked many of the American and British territories and colonies in Southeast Asia and the Central Pacific.
Germany used propaganda extensively during World War II, and this propaganda was partially effective among the Muslim Turkish elements in Russia, who believed in the words of the Bolshevik administration in 1917, such as peace, freedom and justice, but saw the true face of the communist dictators in 1922, when they began to be subjected to massacres.
In the first and additional reports sent to the Ministry of Foreign Affairs by the Bucharest Embassy on 29.04. 1943, the most striking ones among the situations of the Turks and Caucasian nations in Russia during the Germany-Soviet Union war and the views of the German Government on these were as follows:
The Crimeans joined the German army en masse and took up arms against the Russians, and the thesis that German Turkologists had been arguing for a long time began to gain ground in practice. In the political and military circles, it was thought that a distinction should be made between Russians and non-Russian, and especially Turkish, elements.
The Turks in Russia were less exposed to the influence of communism than other elements, and among the Russian and Caucasian nations, the most trusted elements were the Turks and Muslims.
In addition to the Crimean volunteers, whose number exceeded 20,000, the largest number of Turkestani and Caucasian legions (Azerbaijani, Kazan, Georgian, Armenian) fought alongside the German army; contact was also made with politicians representing these nations who had emigrated from their countries, and thoughts of preparing a specific plan for the future national organizations of non-Russian countries occupied their minds.
However, despite all this, it later became clear to the Germans that German policy was based solely on a negative slogan against the peoples in Russia, and that this was not enough.
In this study, Germany's desire and activity to benefit from Muslim Turkish elements whose intersection point with them was anti-communism and anti-Russianism were examined in the first and additional reports sent to the Ministry of Foreign Affairs by the Bucharest Embassy on 29.04.1943.
Key Words: World War II, Germany, Turks in Russia, Caucasian Nations
...........
1 Eylül 1939’da, Almanya’nın Polonya’ya taarruzu ile II. Dünya Savaşı başlamış, Almanya tarafından İtalya ve Japonya’nın da içinde bulunduğu mihver ittifakı kurulmuş, Almanya mihver devletlerle birlikte 22 Haziran 1941 başlarında Sovyetler Birliği’ne, Japonya da Güneydoğu Asya ve Orta Pasifik’te ki Amerikan ve İngiliz topraklarının ve kolonilerinin birçoğuna saldırmıştır.
II. Dünya Savaşı’nda Almanya propagandayı geniş anlamda kullanmış, Almanya’nın bu propagandası 1917’de Bolşevik idaresinin barış, hürriyet ve adalet gibi sözlerine inanan ancak, komünist diktatörlerin gerçek yüzünü katliamlara maruz kalmaya başladıkları 1922 yılı ile birlikte gören Rusya’daki Müslüman Türk unsurları nezdinde kısmen etkili olmuştur.
29.04.1943 tarihli Bükreş Büyükelçiliği tarafından Hariciye Vekâletine ilk ve ek olarak gönderilen raporlarda Almanya-Sovyetler Birliği savaşında Rusya’daki Türklerin ve Kafkasyalı milletlerin durumları ve bunlara ilişkin Alman Hükûmeti’nin görüşleri içinde dikkat çekenler başlıca şunlar olmuştur;
Kırımlılar kitle halinde Alman ordusu tarafına geçerek, Ruslara karşı silaha sarılmışlar, Alman Türkologlarının öteden beri dava ettikleri tez, fiiliyatta hak kazanmaya başlamıştır. Siyasî ve askerî mahfilde Rus ile Rus olmayan ve özellikle Türk unsurlar arasında fark gözetilmesi görünür duruma gelmiştir.
Rusya’daki Türkler komünizm tesirlerine diğer unsurlara oranla daha az kapılmışlar, Rusyalı ve Kafkasyalı milletler arasında da en ziyade güvenilen unsur, Türkler ve Müslümanlar olmuştur.
Sayıları 20.000’i geçen Kırım gönüllülerinden başka Alman ordusu yanında en fazla sayıya ulaşan Türkistanlı ve Kafkasyalılardan (Azerbaycanlı, Kazanlı, Gürcü, Ermeni) oluşan lejyonlar da savaşmışlar, bu milletleri temsil eden, ülkelerinden göç etmiş olan siyasilerle de temasa geçilerek, Rus olmayan ülkelerin gelecekteki millî teşkilatları hakkında belirli bir plan hazırlamak düşünceleri zihinleri meşgul etmiştir.
Ancak, bütün bunlara rağmen daha sonra Alman siyasetinin Rusya’daki milletlere karşı yalnızca menfi bir parolaya dayandığı, bunun ise yeterli olmadığı Almanlar nezdinde de anlaşılmıştır.
Bu çalışmada, 29.04.1943 tarihli Bükreş Büyükelçiliği tarafından Hariciye Vekâletine ilk ve ek olarak gönderilen raporlar nezdinde Almanya’nın kendileri ile kesişim noktası komünizm ve Rus karşıtlığı olan Müslüman Türk unsurlarından yararlanma arzusu ve faaliyeti incelenmiştir.
II. Dünya Savaşı Almanya Rusya’daki Türkler Kafkasyalı Milletler
Araştırma ve yayın etiğine uyulmuştur
....
...........
.....
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Proje Numarası | ........... |
Yayımlanma Tarihi | 26 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 28 Ağustos 2024 |
Kabul Tarihi | 23 Eylül 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 10 Sayı: 3 |
Tarih ve Gelecek (Journal of History and Future) Uluslararası Hakemli Tarih Araştırmaları Dergisi
DRJI, ResearchBib, Acarindex, ERIH PLUS, ASOS Index, Sindex, SOBİAD, Türk Eğitim İndeksi, Open Access Library (oalib), Eurasian Scientific Journal Index, Google Scholar, Academic Keys, Journal Factor, Index Copernicus, CiteFactor, idealonline, SciLit, Road, Crosreff, Journal TOC, MAKTABA, INTERNATIONAL ISSN, CORE, PAPERITY, INGENTA, OPENAIRE