Aim: Epidemics in the past have shown that anxiety and health concerns were common at pandemic. Physical activity has an important role in mental health and cognitive function. Staying at home for a long period of time is probably lead to reduced regular physical activity, established sedentary behaviors. The aim of this study is to determine the level of physical activity, health-related anxiety, and anxiety levels and the relationship between them in university students during the COVID-19 outbreak.
Method: The study was carried out with 190 health sciences faculty students. International Physical Activity Questionnaire-short form to determine the level of physical activity, Beck Anxiety Inventory to determine the anxiety level, and Health Anxiety Inventory-Short to determine the health anxiety level were used. All data were collected online.
Results: In this study, 153 female (mean age: 20.82±1.541 years), 37 male (mean age: 21.22±2.760 years) students participated. Male students were significantly more active (p=0.022). While the level of health anxiety was found to be higher in both female and male students who went to the hospital (respectively, p=0.006, p=0.055), the level of anxiety was only higher in female students (p=0.006). There was a moderate negative correlation between walking activity level and anxiety level in male students (p=0,013;r=-0,406).
Conclusion: It was found that even an easily accessible activity, such as walking, has a positive effect on anxiety and concluded that it should be encouraged. Indoor or outdoor exercise programs should be encouraged, especially for female students who are more sedentary than males.
Amaç: Geçmişteki salgınlar, pandemide kaygı ve sağlık endişelerinin yaygın olduğunu göstermiştir. Fiziksel aktivitenin zihinsel sağlık ve bilişsel işlevde önemli bir rolü vardır. Salgın döneminde olduğu gibi uzun süreli evde kalmak, düzenli fiziksel aktivitenin azalmasına, yerleşmiş hareketsiz davranışlara yol açabilir. Bu çalışmanın amacı, COVID-19 nedeniyle yaşanan salgında üniversite öğrencilerinde fiziksel aktivite düzeyi, sağlıkla ilgili kaygı ve kaygı düzeylerini ve bunların aralarındaki ilişkiyi belirlemektir.
Gereç ve yöntemler: Çalışma, sağlık bilimleri fakültesi öğrencilerinden 190 kişi ile gerçekleştirildi. Fiziksel aktivite düzeyini belirlemek için Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi-kısa form, kaygı düzeyini belirlemek için Beck Anksiyete Envanteri, sağlık kaygısı düzeyini belirlemek için Sağlık Anksiyetesi Envanteri-Kısa formu kullanıldı. Tüm veriler çevrimiçi olarak toplandı.
Bulgular: Bu çalışmaya 153 kadın (ort. yaş: 20.82 ± 1.541 yıl) ve 37 erkek (ort. yaş: 21.22 ± 2.760 yıl) öğrenci katılmıştır. Erkek öğrenciler anlamlı olarak daha aktifti (p=0.022). Hastaneye başvuran hem kadın hem de erkek öğrencilerde sağlık kaygısı düzeyi anlamlı olarak yüksek bulunurken (sırasıyla, p=0.006, p=0.055), yalnızca kadın öğrencilerde kaygı düzeyi daha yüksekti (p=0.006). Erkek öğrencilerde yürüme aktivite düzeyi ile kaygı düzeyi arasında negatif yönlü orta düzeyde korelasyon vardı (p=0,013; r=-0,406).
Sonuç: Çalışma sonucunda yürüme gibi kolay ulaşılabilir bir aktivitenin bile kaygı üzerinde olumlu etkisi olduğu bulunmuş ve teşvik edilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Salgında özellikle erkeklere göre daha inaktif olan kız öğrenciler için egzersiz programları teşvik edilmelidir
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ekim 2023 |
Gönderilme Tarihi | 15 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 5 Sayı: 3 |
SAĞLIK PROFESYONELLERİ ARAŞTIRMA DERGİSİ / JOURNAL OF HEALTH PROFESSIONALS RESEARCH /J HEALTH PRO RES