According to Islamic philosophers, who deal with the existence and nature of God,
man can only reach information on metaphysical realm through the mind. For this
reason, Nafs has always been considered as more precious than the body. Philosophers like al-Kindī, al-Fārābī, Ihkwān al-Safa’ (Ihvan-ı Safa), Ibn Sīnā (Avicenna)
constantly emphasized the path to be followed by the individual, and the importance of this path for the maturation of Nafs. Because this maturity that is obtained
in the world determines the situation of the person in the Hereafter. For this reason,
one of the most frequently discussed subjects is the condition of the Nafs in the
Hereafter. In this study, we will try to determine the approach of Ihwān-i Safa to
the most controversial issue of eschatology, whether the resurrection is a bodily
or spiritual by considering the ideas of Ihkwān al-Safa’ on the afterlife. Our basic
claim is that, although Ihkwān al-Safa’ did not state it clearly, they accept that the
life after death would be spiritual. We will try to make this claim by interpreting
the discursive knowledge as a part of the epistemology of Ihkwān al-Safa’ and their
interpretations of the verses.
Islamic Philosophy Ihkwān al-Safa’ Eschatology Death Resurrection Life in the Hereafter
Tanrı’nın varlığı ve mahiyetini konu edinen İslam filozoflarına göre insan, metafizik
âlem hakkında ancak akıl yoluyla bir takım bilgilere ulaşabilir. Bu yüzden insan
için nefs, beden karşısında her zaman daha kıymetli kabul edilmiştir. Kindî, Fârâbî,
İhvân-ı Safâ, İbn Sînâ gibi filozoflar nefsin yetkinleşmesi için kişinin takip etmesi
gereken yol ve bunun önemine sürekli vurguda bulunmuşlardır. Zira dünyada elde
edilen bu yetkinlik ahiret hayatında kişinin durumunu belirlemektedir. Bu yüzden
en çok tartışılan konulardan biri de nefsin ahiretteki durumudur. Biz bu çalışmamızda İhvân-ı Safâ’nın ölüm sonrası yaşamla ilgili düşüncelerini konu edinerek eskatolojinin en tartışmalı konusu olan yeniden dirilmenin cismani mi yoksa ruhânî
mi olduğu meselesine yaklaşımlarını belirlemeye çalışacağız. Temel iddiamız ise
İhvân-ı Safâ’nın net bir şekilde ifade etmese de ölüm sonrası hayatın bedenle beraber değil, ruhânî olacağını kabul ettiği şeklindedir. Bu iddiamızı İhvân-ı Safâ’nın
epistemolojisinin bir parçası olan keşfî bilgi ve buna bağlı olarak ayetler hakkındaki
tevili yaklaşımları üzerinden yorumlayarak ortaya koymaya çalışacağız.
İslam Felsefesi İhvân-ı Safâ Eskatoloji Ölüm Diriliş Ahiret Hayatı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 6 Sayı: 11 |