Dünya genelindeki şiddet düzeyi, kümülatif bir karaktere sahiptir. Şiddet, duygusal, ekonomik, fiziksel, cinsel ve siber güç kullanılarak bir insana veya topluluğa farklı boyutlarda zarar vermeyi kapsar. Dolayısıyla şiddet, sayısız faktörün ortaya çıkardığı ve kendi toplumsal bağlamından kodların taşıyıcılığını yapan karmaşık bir davranıştır. Şiddetin motifleri, ortaya çıkış yöntemleri ve büyüklüğü; kültürel ve sosyal bağlamdan beslenen şiddete yönelik tutumlarda ve meşruiyetine ilişkin bakış açılarından bağımsız değildir. Kadına yönelik şiddet, sadece mağdurlara değil ailelere ve sosyal çevrelerine de toplumsal bir yük getirmektedir. Bununla birlikte, kadına yönelik fiziksel, duygusal, ekonomik, cinsel veya siber şiddet gibi türlerin her birinin kendine özgü toplumsal bağlamı vardır. Çalışmamızın amacı, şiddet görme değişkenine göre kadınların ev içi iş bölümlerine yaklaşımlarında farklılaşma olup olmadığını belirlemektir. Çalışmamız, 2020 yılında Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) tarafından tamamlanan Türkiye Aile Araştırması kapsamındaki anket sorularından elde edilen birincil verilere dayanmaktadır. Bu araştırmaya katılan farklı bölgelerdeki 26 ilden 1512 kadın örneklem grubumuzu oluşturmaktadır. Elde edilen verilere frekans, yüzde ve t-testi analiz teknikleri uygulanmıştır. Çalışmanın bulgularına göre, hayatında en az bir defa dört şiddet türünden birine maruz kalan kişiler, kadınların çalışmasını, para kazanmasını ve erkeklerin ev temizliği ile ilgilenmesini diğer gruba göre daha uygun bulmaktadır. Hiçbir zaman şiddete maruz kalmadığını belirten kadınlar ise ev içi iş bölümünde daha geleneksel bir çerçevede değerlendirilebilir.
Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Ekonomik Şiddet Psikolojik Şiddet Fiziksel Şiddet Cinsel Şiddet Ev İçi İş Bölümü
The global level of violence has a cumulative nature. Violence is defined as the causing of (to varying degrees); emotional, economic, physical, sexual, or cyber harm to a person or community. As a result, it is a complex behavior caused by a variety of factors and carries codes from its own social context. The motivations, methods of emergence, and magnitude of violence are not independent of attitudes toward violence fostered by the cultural and social context, as well as perspectives on its legitimacy. Women are a social dimension of violence and violence against women places a social burden not only on the victims, but also on their families and social circles. Each type of violence against women, be it physical, emotional, economic, sexual, or cyber, has its own distinct social context. The goal of our research is to see if women's attitudes toward social roles differ according to economic, psychological, physical, and sexual violence against women. Our research is based on primary data collected from survey questions as part of the Turkey Family Survey, which was completed by KADEM (The Women and Democracy Association) in 2020. Our sample group consists of 1512 women from 26 provinces across the country who are taking part in this research. The data were analyzed using frequency, percentage, and t-tests. According to the findings, women who have been exposed to one of the four types of violence at least once in their lives believe it is more appropriate for women to work and earn money, and for men to do housework, than the other group. Women who claim they have never been exposed to violence can be evaluated within a more traditional framework in the home division of labor.
Gender-based Inequality Economic Violence Psychological Violence Physical Violence Sexual Violence Domestic Division of Labor
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kadın Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 31 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 8 Sayı: 2 |