Gerek İslamiyet öncesi gerekse de
İslamiyet sonrası dönemde kadının Türk toplumundaki konumu her zaman en yüksek
mertebede olmuştur. Türk toplumunda kadın erkekten sonra ailenin reisi,
çocukların vasisi ve aynı zamanda da erkeğin ölmesi durumunda mirasın sahibidir.
Kadın sadece aile hayatında etkin bir konumda değildir. Aynı zamanda devletin
işleyişinde de her zaman söz hakkına sahip olmuştur. Hunlar’da, Göktürkler’de,
Uygurlar’da ve diğer Türk topluluklarında kadının devlet içerisindeki etkin konumunu
gösteren yüzlerce örnek bulunabilir. İslamiyet’in kabulü sonrasında da Türk
devletlerinde kadının konumunda herhangi bir değişiklik yaşanmamıştır. Büyük
Selçuklu Devleti’nde de kadın bu güçlü konumunu devam ettirmiştir. Selçuklu
hanedan kadınlarının etkin rollerini hem devletin iç siyasetinde hem de dış
siyasetinde görmekteyiz. Bu çalışmada Büyük Selçuklu Devleti’ne mensup hanedan
kadınlarının devletin dış politikasında ne derece etkili oldukları izah edilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Eylül 2019 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 43 |