Pozitif psikolojik sermaye,
olumsuzluklara odaklanmak yerine bireyin iç dinamiklerini harekete geçirmeyi
dolayısıyla içsel bir hareketle sürece yaklaşmayı amaçlayan bir yaklaşımdır.
Çalışmaya tutkunluk ise “pozitif, tatmin edici, çalışmayla ilgili ruh hali”
olarak tanımlanmaktadır. Her iki kavramın teorik temeli incelendiğinde
pozitiflik durumunun olduğu görülmektedir. Bu çalışmada ise, öğretmenlerin
pozitif psikolojik sermaye yeterlikleri ile çalışmaya tutkunlukları arasındaki
ilişkinin ortaya konulması amaçlanmaktadır. Bu araştırma ilişkisel tarama
modelinde olup nicel desenlidir. Araştırmanın çalışma grubunda 487 öğretmen
araştırmaya dâhil edilmiştir. Araştırmada öğretmenlerin görüşlerini almak
amacıyla iki ölçek kullanılmıştır. Öğretmenlerin Schaufeli ve diğerleri (2002)
tarafından geliştirilen Turgut (2011) tarafından Türkçe’ye uyarlanan Çalışmaya
Tutkunluk Ölçeği ve pozitif psikolojik sermayenin ölçümü için Çetin ve Basım
(2012) tarafından geliştirilen Pozitif Psikolojik Sermaye Ölçeği’dir. Araştırma
sonucunda elde edilen 487 ölçekteki veriler betimsel (tanımlayıcı)
istatistiksel teknikler (frekans, yüzde, aritmetik ortalama, standart sapma)
ile değişkenler arası korelasyon ve basit regresyon analizleri kullanılmıştır.
Analizlerde p<.05düzeyi esas
alınmıştır. Araştırma sonucunda pozitif psikolojik sermaye ile çalışmaya
tutkunluk arasında yüksek düzeyde pozitif yönde bir ilişki olduğu, pozitif
psikolojik sermayenin bileşenlerinin tamamının çalışmaya tutkunluğu yordadığı
görülmüştür.
Positive
psychological capital is an approachment which aims to awaken individual’s
internal dynamics instead of focusing on negativity, and thereby, aims to
approach to the process with an intrinsic movement. Work engagement is also
defined as “positive, satisfying, mood which is related to work”. When the
theoretical bases of both are examined, it is discovered that they both include
positivity. In this study, it is aimed to put forward the relation between
teachers’ competency of positive psychological capital and their work engagements.
This study is conducted in a model of relational screening and has a
quantitative characteristic. As the working group of study, 487 teachers have
been included in the research. In order to gather teachers’ opinions, two
scales have been used. One of them is “The Scale of Work Engagement” developed
by Schaufeli et al. (2002) and adapted to Turkish by Turgut (2011) and the
other is “The Scale of Positive Psychological Capital” developed by Çetin and
Basım (2012). Descriptive (definitive), statistical techniques (frequency,
percentage, arithmetic average, standard deviation) and the correlation between
variables and also simple regression analyses are used for analyzing the data
obtained as a result of the research. The level of p<.05 is taken as base
under analyses. In consequence of the study, it is discovered that there is a
high positive relationship between positive psychological capital and work
engagement and all of the components of positive psychological capital predict
work engagement.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eğitim Üzerine Çalışmalar |
Bölüm | Derleme Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Mayıs 2019 |
Kabul Tarihi | 26 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 27 Sayı: 3 |