16 Ağustos 1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyetinin ilan edilmesinin hemen
ardından, 1963 yılında Makarios’un güç ve yetki paylaşımı düzenlemesini iptal
eden anayasal değişiklik teklifi üzerine adada toplumsal olaylar başlamış ve
adayı bölünmeye götüren bu süreç, içinde bulunduğumuz 2018 yılına kadar geçen
sürede henüz bir çözüme kavuşturulamamıştır. Adanın kuzeyinde 15 Kasım 1983
yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ilan edilmiş ancak Türkiye haricinde
herhangi bir ülke tarafından tanınmamıştır. İzolasyonları sonlandırmak ve
uluslararası sisteme dahil olabilmek için 2004 yılında Annan Planı olarak
bilinen anlaşmaya karşılıklı yapılan halkoylamasında “evet” diyerek, sorunun
çözümü konusunda adım atmış olan KKTC halkına, Kıbrıs Rum Kesimi halkı olumsuz
cevap verince mevcut statüko devam etmek durumunda kalmıştır. Aradan geçen onca
yıla rağmen herhangi bir çözüme ulaşılamamasının KKTC halkı tarafından mevcut
konjönktür içerisinde nasıl değerlendirildiğinin tespit edilmesi araştırmanın
temel amacını oluşturmaktadır. KKTC halkına ait demografik
faktörlerin Kıbrıs sorununa ilişkin tutumlar açısından herhangi bir farklılık
gösterip göstermediğini belirlemek de ikincil amaçlardandır. Bu araştırmada
KKTC’de yaşayan bireylerin Kıbrıs sorununa ilişkin inanç ve tutumları ile
demografik değişkenler arasında farklılık olup olmayacağı ölçümlenmiştir. 1974
öncesi yerleşikler (Kıbrıs kökenliler) ile 1974 sonrası adaya gelenler (Türkiye
kökenliler) temel demografik değişken olarak ele alınmıştır. Kıbrıs sorununa
ilişkin inanç ve tutumların algılanmasında bu iki grup arasında herhangi bir
farklılığın olup olmadığı bu araştırmada cevabı aranan sorulardan biri
olmuştur. Bu çalışmada araştırma yöntemi olarak “ilişkisel tarama metodu”
kullanılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 11 Sayı: 20 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.