İslam hukuk tarihinde tartışmalara sahne olduğu gibi günümüzde de güncelliğini koruyan ve halen tartışmalara sebep olan konulardan birisi ıskât-ı salât ve devir meselesidir. İslam hukukunda ölen kişinin namaz borçları her namaz için ayrı ayrı hesaplanır ve bunların fidyeleri fakirlere verilir. Bu şekilde namaz borçlarının düşürülmesi işlemine ıskât-ı salât denilmektedir. Iskât-ı salâtın caiz olduğundan bahseden ne bir ayet ne bir hadis vardır. Iskât-ı salâtın caiz olduğu yönündeki ilk görüş hicri ikinci asır sonlarında Hanefîlerden İmam Muhammed’e aittir. O temenni (inşallah) ifadesini kullanarak Allah’tan böyle bir şey talep edilebileceğini ifade etmektedir. Ona göre ölenin namaz borcunun düşürülmesi oruç borcuna benzetilerek (temenni ifadesi ile) mümkündür. Bir kısmı dışında Şâfiîlerin çoğunluğu, Mâlikîler ve Hanbeliler ıskât-ı salâtın caiz olmadığı görüşündedirler. Hanefî âlimler tarafından çok fazla namaz borcu olanların vermeleri gereken aşırı fidye miktarını daha aza düşürmenin bir çaresi (hile) bulunmuştur. Adı daha sonra devir olarak isimlendirilen işleme hicri beşinci asırdan itibaren cevaz verilmektedir. Devir, bir miktar paranın fakire fidye olarak verilmesi, fakirin bunu alıp kabul ettikten sonra parayı tekrar verene iade etmesi, aynı paranın tekrar fakire fidye olarak verilmesi ve bu işlemin fidye meblağına ulaşıncaya kadar devam etmesidir. Bu çalışmada İslam hukukunun Osmanlı uygulamasında ıskât-ı salât ve devir meselesi ele alınacaktır. Osmanlı döneminde Hanefîliğin resmi mezhep olarak kabul edildiği bilinmektedir. Çalışmada fetva mecmuaları, ıskât-ı salât risâleleri ve mahkeme kararlarından istifade edilecektir. Çalışmanın amacı, devir adının İslam hukuk tarihinin hangi döneminde konulduğu tespit etme ve Osmanlı döneminde ıskât-ı salât ve devir özelinde Hanefî mezhebinin görüşlerinin tatbik edilip edilmediğini tespite yönelik olacaktır. Bu çalışmanın İslam hukuk tarihine küçük bir katkı sunması ümit edilmektedir.
As it has been the scene of debates in the history of Islamic law, one of the issues that is still up to date and still causes controversy is the issue of reduce the prayer debt (ıskât-ı salat) and turnover. In Islamic law, the deceased person’s debts for prayers are calculated separately for each prayer and their ransom is given to the poor. In this way, the process of reducing the debts of prayers is called ıskât-ı salat. There is neither a verse nor a hadith mentioning the permissibility of ıskât-ı slat. The first opinion that ıskât-ı salat is permissible belongs to Imam Muhammad, one of the Hanafis, at the end of the second century of hijri. By using the expression wish (hopefully), he states that such a thing can be demanded from Allah. According to him, it is possible (with the expression of wish) to reduce the prayer debt of the deceased by comparing it to the debt of fasting. Except for some, the majority of Shafiis, Malikis and Hanbalis are of the opinion that ıskât-ı salat is not permissible. A remedy (cheat) has been found by Hanafi scholars to reduce the excessive amount of ransom payable by those who owe a lot of prayer. The process, which was later named as the turnover, has been permissible since the fifth century of the hijri. The turnover is the giving of some money to the poor as a ransom, the poor accepting it, returning the money to the giver, giving the same money back to the poor as a ransom, and this process continues until the ransom amount is reached. In this study, the issue of ıskât-ı salat and turnover in the Ottoman practice of Islamic law will be discussed. It is known that Hanafism was accepted as the official sect in the Ottoman period. In the study, fatwa journals, ıskât-ı salat tractate and court decisions will be used. The aim of the study will be to determine in which period the name of the turnover was put in the history of Islamic law and to determine whether the views of the Hanafi sect were applied in the Ottoman period, in terms of ıskât-ı salat and the turnover. It is hoped that this study will make a small contribution to the history of Islamic law.
Islamic Law, Ottoman Law, Iskat-ı Salat, Fatwa, Court Islamic law Ottoman law Iskat-ı Salat Fatwa Court.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din, Toplum ve Kültür Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Eylül 2022 |
Gönderilme Tarihi | 15 Temmuz 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 21 |
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi olarak yayınlanan dergimiz 1 Ağustos 2019 tarihi itibari ile adını Kilitbahir olarak değiştirmiştir.
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.