This study consists of two main themes. The study primarily focuses on the founding cadres of the Republic, who seemed to have a goal of keeping distance from religion, had the motive of keeping religion under control. In this context, the main claim of the study is that the Republic of Turkey has a "Césaropapist" thought rather than "Secularist" patterns. Even though some practical disengagements regarding to the social life, such as the change of alphabet, regulations for dress, reciting the call to prayer in Turkish, were implemented, administrative staff and institutional structures continued to carry the characteristics of Ottoman Empire. While the existence of the Presidency of Religious Affairs is used to ensure the regulation of religion under the control of the state; On the other hand, this institution is manipulated by the political elites as the "ideological state apparatus" since religious beliefs have the potential to shape social life. The result of the study is that the Republic of Turkey is not secular, on the contrary, Césaropapist, and the Presidency of Religious Affairs has become the "ideological state apparatus", supported by some historical, political and sociological examples.
Césaropapism Secularism Presidency of Religious Affairs Ideological State Apparatuses Turkey
Bu çalışma iki ana temadan oluşmaktadır. Çalışma ilk olarak; din ile arasına mesafe koyma gibi bir hedefi varmış görünen Cumhuriyetin kurucu kadrolarının aslen, dini kontrol altında tutma güdüsüne odaklanmaktadır. Bu bağlamda, çalışmada öncelikle, Türkiye Cumhuriyeti’nin “Laik” örüntülerden ziyade “Sezaropapist” bir düşünceye sahip olduğu iddia edilmektedir. Toplumsal hayata ilişkin bir takım pratik kopuşlar (alfabe değişikliği, kıyafet kanunları, Ezan’ın Türkçeleştirilmesi gibi) sağlansa da asıl olarak yönetim kadroları ve kurumsal yapılar Osmanlı’nın devamı niteliğindeydi. Çalışmada odaklanılan diğer kısım bu bağlamda ortaya çıkmaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın varlığı, bir yandan devletin kontrolü altında dinin düzenlemesini sağlamak için kullanılırken; diğer yandan bu kurum, dini inançların toplumsal hayatı biçimlendirme potansiyeline sahipliği nedeniyle “devletin ideolojik aygıtı” olarak siyasal elitler tarafından manipüle edilmektedir. Çalışmada varılan sonuç, Türkiye Cumhuriyeti’nin laik değil aksine Sezaropapist nitelikte olduğu ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın; tarihsel, politik ve sosyolojik birtakım örneklerle desteklenerek “devletin ideolojik aygıtı” halini almasıdır.
Sezaropapizm Laiklik Diyanet İşleri Başkanlığı Devletin İdeolojik Aygıtları Türkiye
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 21 Haziran 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 27 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 24 Sayı: 42 |