AMAÇ: Kalça artroplastisi ve travma ameliyatlarından sonra amaç normal anatominin dolayısıyla normal kalça biyomekaniğinin restorasyonudur. Artroplastide dikey ofset ekstremite uzunluğunu doğrudan etkilemektedir. Artroplasti sonrası ekstremite eşitsizliği, ağrı, topallama, sinir palsisi ve ciddi fonksiyon bozukluğuna yol açabilir. Bu çalışmanın amacı dikey ofset değerlendirilmesi ile ilgili alternatif yeni bir ölçüt tanımlamaktır.
GEREÇ VE YÖNTEM: Çalışmamızda trokanter majör - asetabulum çatı mesafesi ölçümünün (ASTM) ekstremite uzunluk tayininde güvenli bir yöntem olup olmadığını araştırdık. Çalışmaya yaşları 18 ile 65 arasında değişen ve kalça patolojisi olmayan 202 hastanın 404 kalçası dahil edildi. Pelvis grafilerinde her bir kalça için ayrı ayrı ASTM ölçüldü. Ölçüm için temel 2 çizgi esas alındı: 1. Çizgi, her iki asetabulumun superiorunda yer alan en yüksek konveks subkondral noktaları birleştiren çizgidir. Trokanter majorların en yüksek kemik çıkıntılarını birleştiren çizgi ise 2. çizgidir. Bu iki çizgi arasında kalan ve trokanter major üzerinde ölçülen mesafe ise ASTM olarak tanımlandı. Ölçümler 2 ayrı yazar tarafından iki ayrı zaman diliminde yapıldı. Ölçümlerin gözlemci içi ve gözlemciler arası tutarlılığı her bir ölçüm için intra-class correlation coefficient (ICC) hesaplanarak değerlendirildi.
BULGULAR: Erkekler için sağ ASTM ortalama 27.6 ± 0.72 mm, sol ASTM 28.4 ± 0.7 mm; kadınlar için sağ ASTM ortalama 22.5 ± 0.56 mm, sol ASTM 22.7 ± 0.57 mm olarak bulunmuştur. Her bir gözlemcinin ardışık ölçümleri kendi içinde tutarlı bulundu (p<0.001). Her bir kalça için her iki gözlemcinin ölçümleri değerlendirildiğinde gözlemciler arası tutarlılık da yüksek bulundu (p<0.001). ASTM’nin yaş ile anlamlı derecede ters orantılı ilişkili olduğu saptandı (p<0.001). Kilo ve boy ile ASTM arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptanmadı.
SONUÇ: Elde ettiğimiz sonuçlara göre ASTM ölçümü tekrarlanabilir ve gözlemci içi ve gözlemciler arası güvenilirliği yüksek bir ölçümdür. Yöntem, trokanter minörü referans noktası olarak kullanmadığından, trokanter minör kaynaklı ofset ölçüm sorunlarından muaftır. Ancak asetabuler displazi benzeri patolojilerde kullanılamaz. ASTM ölçümünün, kalça vertikal ofset değerlendirilmesinde alternatif bir yöntem olarak kullanılabileceğini düşünmekteyiz.
asetabulo-trokanterik mesafe vertikal ofset kalça artroplastisi
Yoktur
OBJECTIVE: The goal after hip arthroplasty and hip trauma surgery is to restore normal anatomy and hip biomechanics. Vertical offset directly affects limb length in arthroplasty. Limb length inequality that occurs after arthroplasty might lead to pain, claudication, nerve palsy and serious dysfunction. The aim of this study is to define a new alternative measurement method for vertical offset evaluation.
MATERIAL AND METHODS: In our study, we investigated whether the distance between trochanter major and acetabular roof (ASTM) is a safe method for determination of limb length. We evaluated 404 hips of 202 patients, aged between 18 and 65 years without any hip pathology. ASTM was measured for each hip on pelvic radiographs. We based on two lines for measurements: The first line is the line connecting the highest convex subchondral points on the superior of both acetabulum. The line connecting the highest bone protrusions of the both trochanter majors is the 2nd line. The distance between these two lines and measured on the trochanter major was defined as ASTM. Measurements were made by two different authors in two different time periods. The intra-observer and inter-observer reproducibility was evaluated by the calculation of the intra-class correlation coefficient (ICC) for each measurement.
RESULTS: The average ASTM value in men were 27.6 ± 0.72 mm for right side and 28.4 ± 0.7 mm for left side; these values were 22.5 ± 0.56 mm and 22.7 ± 0.57 mm for women. Consecutive measurements of each observer were found to be consistent (P<0.001). Interobserver reproducibilty was high when both observers’ measurements for each hip considered (P<0.001). ASTM was found to be significantly inversely related to age (P<0.001). There was no statistically significant relationship between weight and height, and ASTM.
CONCLUSIONS: According to our the results, ASTM measurement is a reproducible method and intra- and inter-observer measurement reliability is also high. Since the method does not use the trochanter minor as a reference point, it is exempt from problems arising from trochanter minor offset measurement. However, it cannot be used in acetabular dysplasia-like pathologies. We think that ASTM measurement can be used as an alternative method in the evaluation of hip vertical offset.
Acetabulo-trochanteric Distance Vertical Offset Hip Arthroplasty
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Makaleler-Araştırma Yazıları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2020 |
Kabul Tarihi | 9 Nisan 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 21 Sayı: 3 |