Ali Shir Navayi, who shaped the Chagatai branch of Classical Turkish Poetry in central Asia, is one of the greatest poets of all world literature, who has been accepted as a master by both Eastern and Western Turkish poets with his original dreams, strong style and competence in using language. He contributed to our cultural and literature world with more than thirty works he wrote.
He wrote many poems in Turkish diwans, which he divided into four groups by dividing his life into childhood, youth, middle age and old age, using almost every poetry form. However, it is seen that some mistakes were made in the naming of some poetry forms in these divans. When the divans are examined comparatively, it is understood that the poems named as muhammes, müseddes and müsemmen are actually tahmis, tesdis and tesmins written in their own ghazels. While it is seen that tahmis, tesdis and tesmin, which means adding three, four and five verses to each couplet of a ghazel, making the total number of lines five, six and eight, were generally applied to the poems of other poets, Navayi himself applied this to his own poems. In this article, this situation, which was determined in the Turkish diwans of Ali Shir Navayi, will be emphasized.
Klasik Türk Şiirinin Orta Asya’da gelişen kolu olan Çağatay şiirini şekillendiren Ali Şîr Nevâyî şiirlerindeki orijinal hayalleri, güçlü üslubu ve dili kullanmadaki yetkinliği ile hem Doğu hem de Batı Türkçesi şairlerince üstat kabul edilmiş bütün dünya edebiyatının en büyük şairlerinden biridir. Edebiyat ve kültür dünyamıza, kaleme aldığı otuzdan fazla eseriyle katkıda bulunmuştur.
Ömrünün çocukluk, gençlik, orta yaş ve yaşlılık çağlarına bölerek dört gruba ayırdığı Türkçe dîvânlarında hemen hemen her nazım şeklini kullanarak yazdığı çok sayıda şiir yer alır. Ancak bu dîvânlarda yer alan bazı nazım şekillerinin adlandırılmasında birtakım yanlışlıkların yapıldığı görülür. Dîvânlar karşılaştırılmalı incelendiğinde muhammes, müseddes ve müsemmen olarak isimlendirilmiş bazı şiirlerin aslında şairin kendi gazellerine yazdığı tahmis, tesdis ve tesminler olduğu anlaşılır. Bir gazelin her bir beytinin üzerine üç, dört ve altı mısra eklenmesiyle, bentlerin toplam mısra sayısının beş, altı ve sekizli hale getirilmesi demek olan tahmis, tesdis ve tesminlerin genellikle başka şairlerin şiirlerine yapıldığı görülürken Nevâyî bizzat kendi şiirlerinde bunu uygulamıştır. Bu makalede Ali Şîr Nevâyî’nin Türkçe dîvânlarında tespit edilen bu durum üzerinde durulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2022 |
Gönderilme Tarihi | 27 Şubat 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 7 |