Sounds in languages are divided into two groups; vowels and consonants in general, and in this classification, the articulation and acoustic characteristics of sounds are mostly taken into account. When the languages in the world are examined, it is seen that one of the features that differentiate these languages from each other is the grammatical unions formed by the sounds in the structure of the languages.
Sounds, which are the smallest structure unit of language, generally continue their development in standart languages in accordance with the rules of language. The state of sounds in the mouths is often different from this. Some phonetic events in mouths that are not very dependent on the rules of standard language are among the important reasons for the variety of vowels and consonants, as in Turkish mouths of Turkey.
Eastern Group mouths exhibit a different appearance with their consonant presence from the standard language and partially from other Turkish mouths of Turkey. The fact that some of the residential areas are located on the transition route, Azerbaijan Turkish phonetic features are clearly seen, intonation, detonation, continuation, loss of length, some features depending on the source person, and phonetic-based changes have not been completed yet and thus remain unfinished has led to the emergence of some sounds defined as intermediate consonants in these mouths.
In this study, thirteen sounds defined as intermediate consonants and used in different frequency ratios were identified by reviewing scientific sources and works related to Eastern Group mouths and these sounds were examined with samples.
Eastern Group mouths sound intermediate consonants standard language.
Dillerdeki sesler, genel olarak ünlüler ve ünsüzler olmak üzere iki gruba ayrılmakta ve bu sınıflandırmada çoğunlukla seslerin boğumlanma ve akustik özellikleri dikkate alınmaktadır. Dünya üzerindeki diller incelendiğinde bu dilleri birbirinden farklılaştıran özelliklerden birinin de dillerin yapısında yer alan seslerin meydana getirdiği gramer birlikleri olduğu görülmektedir.
Dilin en küçük yapı birimi olan sesler, ölçünlü dillerdeki gelişmelerini genellikle dilin kuralları doğrultusunda sürdürürler. Seslerin ağızlardaki durumu ise çoğunlukla bundan farklıdır. Ölçünlü dilin kurallarına çok da bağlı olmayan ağızlardaki bazı fonetik hadiseler, Türkiye Türkçesi ağızlarında olduğu gibi, ünlü ve ünsüz çeşitliliğinin önemli nedenlerindendir.
Doğu Grubu ağızları, ünsüz varlığı ile ölçünlü dilden ve kısmen diğer Türkiye Türkçesi ağızlarından farklı bir görünüm sergilemektedir. Yerleşim alanlarından bazılarının geçiş güzergâhı üzerinde yer alması, Azerbaycan Türkçesi ses özelliklerinin belirgin şekilde görülmesi, tonlulaşma, tonsuzlaşma, süreklileşme, uzunluk kaybı, kaynak kişiye bağlı birtakım özellikler ile fonetiğe dayalı değişimlerin henüz tamamlanmamış olması ve dolayısıyla yarım kalması; bu ağızlarda ara ünsüz diye tanımlanan bazı seslerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Bu çalışmada, Doğu Grubu ağızlarıyla ilgili bilimsel kaynak ve eserler taranarak ara ünsüz olarak tanımlanan ve farklı sıklık oranlarında kullanılan on üç ses tespit edilmiş ve bu sesler örneklerle incelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yeni Türk Dili (Eski Anadolu, Osmanlı, Türkiye Türkçesi) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 1 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 13 |