Rusların
Anadolu üzerindeki planları çok önceki dönemlere dayanmaktadır. Rusya, Osmanlı
Devleti’nin 1800’lü yıllarda zayıflamasıyla planlarını hayata geçirmeye
koyuldu. 1877-1878 Osmanlı- Rus Savaşı’na kadar sıcak denizlere inme ve
boğazları ele geçirme şeklindeki amaçlarını Panslavist bir politikayla
gerçekleştirmeye çalışan Rusya, bu savaştan sonra özellikle Ermeniler üzerine
yoğunlaştı. Savaş’ın ardından Elviye-i Selase’yi ele geçirmeleriyle birlikte
amaçlarına ulaşabileceklerini düşünen Ruslar, Anadolu’ nun kapısı olarak
bilinen Kars yoluyla bütün Ermenileri kışkırttı ve Ermeniler, amaçlarına giden
yolda mihenk taşı olarak görüldü.
1877-1878
Osmanlı-Rus Savaşı’nda Ermeni Sorunu ilk defa ortaya çıktı. Çünkü bu savaş
esnasında Ermeniler, Ruslar tarafından kışkırtılarak Osmanlı Devleti’ne karşı harekete geçti. Bu savaşı
takip eden yıllarda Ruslar, Ermenilerle temaslarını devam ettirerek Kars ve
çevresinde huzursuzlukların yaşanmasına sebep oldu. I. Dünya Savaşı’nda ise
yine Rusların etkisiyle Ermeni Sorunu uluslararası bir boyut kazandı. Savaş
esnasında Rus ordusunda Ermeni gönüllülerinden birlikler oluşturuldu ve
bunların çoğu Rusya’ya giderek eğitim alıp tekrar Osmanlı Ordusu’nun karşısına
çıktı. 3 Mart 1918’de Brest Litowsk Antlaşması ile Rusların geri çekilmesinin
ardından bölgedeki Ermeniler, Ruslardan her türlü donanım yardımı ve destek
gördü.
Çalışmada
1877-1878’den 1920’lere kadar Rus-Ermeni iş birliği kapsamında Kars ve
çevresinde yaşanan olaylar anlatılmaya çalışıldı. Süreçteki bütün Rus-Ermeni
birlikteliklerini gözler önüne sermek için konuyla ilgili kaynaklar taranarak
bilim dünyasına katkı sağlamaya özen gösterildi.
The plans of the Russians for Anatolia date back to very early times.
Russia put its plans into action once the Ottoman Empire weakened in the late
1800s. Following a Pan-Slavism policy and desiring access to the warm waters
and a complete possession of the straits until the Ottoman-Russian War of
1877–78, Russia concentrated especially on Armenians after the war. The
Russians seizing the control of Elviye-i Selase (three provinces of Batum,
Kars, and Ardahan) at the end of the war thought to achieve their goal and
provoked all Armenians through Kars known
as the gate into Anatolia. The Armenians were seen as a keystone of the
Russians’ plans.
The Armenian Question first emerged in the Ottoman-Russian War of
1877-78 because the Armenians provoked by the Russians during the war began to
revolt against the Ottoman Empire. In the post-war years, the Russians kept in
contact with the Armenians, fomenting unrest in Kars and its surroundings. In
World War II, the Armenian Question turned into a global issue under the impact of the
Russians. During the war, Armenian troops of volunteers were formed within the
Russian army, most of whom were sent to Russia to be trained and returned to
fight against the Ottoman Army. When the Russians withdrawn following the
Treaty of Brest-Litovsk concluded on March 3, 1918, the Armenians in the region
received all forms of equipment assistance and support from the Russians.
The study attempted to explain the events that took place in and around
Kars within the scope of Russian-Armenian cooperation from 1877-78 to the
1920s. To unveil all the Russian-Armenian associations in that time, care was
taken to search and review the relevant sources and make a
contribution to the world of science.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 4 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 8 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 10 Sayı: 18 |