Esnekleşme ve güvencesizleşeme kavramlarını literatürün en başat tartışma alanlarından birisi haline getiren neoliberalizm, piyasa aklını da toplumsallaştırma potansiyelini barındırmaktadır. Üretim ilişkilerinin, toplumsal yapının bir parçası olarak ideolojinin de üretimine katkı yaptığı gerçekliğini hem akıldan çıkarmamak hem de bu noktada cinsiyet körü olmamak gerekir. Erilmerkezciliğin kapitalizmle iş birliğinin mekânda tezahürü kadın emeği üzerinde doğrudan belirleyici olmaktadır. Bu nedenle mekânın sosyal yönü yani mekânın da üretimci doğası dışarıda bırakılmamalıdır. Erilmerkezciliğin kurumsallaşması vasıtasıyla kendini sürekli üreten patriarka, çalışma mekânı ve çalışmanın kendisi üzerinde de belirleyici olarak kadınların emek güçlerini denetim altına almakta ve disipline etmektedir. Patriarkal sistemin temelini oluşturan bu yapı gündelik yaşam içerisinde de kendini sürekli üretirken “güvence taşeronlaşmaktadır”. Makale için, 2010 yılında tamamlanan ve yirmi sekiz katılımcı ile yapılan doktora tezinin verileri yol gösterici olsa da bu çalışmada, doktora tezinin katılımcısı da olan ve aynı mekânda çalışan iki kadının anlatılarına dayanılmıştır. Sonraki yıllarda da verilerin izi sürülmüştür. Dolayısıyla çalışmada amaçlanan, erilmerkezciliğin çalışma, mekân ve toplum içinde nasıl tezahür ettiğinin ve gündelik yaşama nasıl yansıdığının “güvence” kavramı üzerinden tartışılmasıdır.
Kadın Esnekleşme Güvencesizleştirme Güvencenin Taşeronlaşması Mekan
Neoliberalism, which has made the concepts of flexibilization and precarisation one of the most dominant discussion areas of the literature, also contains the potential to socialize the market mind. It is necessary to keep in mind the fact that the production relations contribute to the production of ideology as a part of the social structure, and at this point, one should not also be gender-blind. The reflection of the collaboration of malestreaming with capitalism on space is directly decisive on female labour. Therefore, the social aspect of the space, in other words the productive nature of the space, should not be excluded. Patriarchy, that constantly produces itself through the institutionalization of malestream, controls and disciplines women's labour forces by determining the workplace and the work itself. While this structure, which forms the basis of the patriarchal system, constantly produces itself in daily life, the “assurance is subcontracted”. For the article, although the data of the doctoral thesis completed in 2010 with twenty-eight participants are instructive, this study is based on the narratives of two women who are also the participants of the PhD thesis and work in the same place. In the following years, the data was traced. Therefore, the aim of the study is to discuss how masculinity manifests in work, space and society and how it is reflected in daily life through the concept of "assurance".
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2022 |
Gönderilme Tarihi | 31 Ağustos 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 5 Sayı: 2 |
Dergide yayımlanan tüm çalışmalar, kamu ve tüzel kişilerce, gerekli atıflar verilmek koşuluyla kullanıma açık olup dergide yayımlanmış çalışmaların tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.