Ekmek, kültür ve edebiyatımızda rızk anlamında kullanılan bir kelimedir. Ma’işet, ma’āş kelimeleri Arapça olup aynı anlamda kullanılır. Bir yudum su, bir lokma ermek, bir kaşık aş terkipleri de rızkı simgeler. Ekmeğini taştan çıkarmak, ekmek parası kazanmak, ekmeğini tuza banmak, ekmek kapısını kapatmak, ekmeğine katık bulamamak, dilimizdeki kazançla ilgili deyimlerdir. Her ne kadar kendi meslekleri olsa da şairler madden-manen bir hamiye ihtiyaç duymuşlardır. Yetenekli olanlar yükselmiş; saray çevrelerine kadar ulaşabilmişlerdir. Ancak zirvedeki fırtınalarda tutunabilmek şüphesiz ayrı bir siyaset gerektirir. Siyasete kadir olamayanların ikbali, idbara dönüşür. Hākānī ve Nef’ī, haset elinden ekmeği kana bulanmış; rakip zoruyla zirveden tepe üstü düşmüş şairlerden sadece iki örnektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | Edebiyat |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 28 Mart 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 29 Mart 2024 |
Gönderilme Tarihi | 14 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 27 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 22 (Prof. Dr. Hasan KAVRUK Armağan Sayısı) |