İnsanların savaşlar, siyasal, ekonomik, sosyal vb. nedenlerle zorunlu yer değiştirmeleri veya göçü
günümüzde kitleleri etkileyen bir soruna dönüşmüştür. Hem niceliği hem de etkilediği coğrafi alanın
büyüklüğüne işaret edilerek çoğu zaman “mülteci krizi” olarak adlandırılan insan hareketliliği, beden
politikalarını ve ayrımcı pratikleri yeniden tartışmaya açmayı gerekli kılmaktadır. Zira, yaşam alanlarını
terk ederek tehlikeli yollardan daha güvenli algılanan ülkelere doğru hareket eden topluluklar, ağır insan
hakları ihlallerine maruz bırakılmaktadırlar. Göç yolunda hayatta kalma mücadelesini başarsalar bile
sonrasında, mülteci kimliğinin getirdiği zorluklarla karşı karşıya kalmaktadırlar. Mültecilerin çeşitli
şekillerde maruz kaldıkları ötekileştirici tutum ve davranışların beslendiği ortamın yaratılmasında görsel
imgelerin rolü vardır. Bu metinde ilkin, mültecinin bedeninin medyada yaygın dolaşıma giren görsel
imgeleri ile beden politikaları arasındaki bağlar tartışmaya açılmaktadır. Belli bir çerçeve içinde
tekrarlanan ve mültecileri toplumsal soruna indirgeyen algıyı kuvvetlendiren görsel imgeler, biopolitikaya
dair kavramlar aracılığıyla sorgulanmaktadır. Böylece, görsel imgelerdeki ortaklıkların
bedenlere yönelik politikalarla ilişkisi makro perspektifle ve kavramsal olarak ele alınmaktadır.
Ardından metinde, göç edenlerin yaşadıkları şiddetin, kaybın görsel temsiline dair alternatif yaklaşımlar
geliştirmenin önemine işaret edilmektedir. Günümüz medyasının aynılaşan temsil biçimleri eleştirilirken,
karşı temsilin mümkünlüğü sorgulanmakta ve mevcut görsel rejimin belirlediği çerçevenin ötesinde
düşünmenin, tartışmanın imkanları araştırılmaktadır. İzleyiciye sunulan acılı yaşamlar olmanın ötesinde,
kaybı yaşayanların kendi hikâyelerini aktarmanın yollarından birini açan Arpillera örneği bu bağlamda
ele alınmakta ve görsel rejimin mutabakat alanının dönüştürülmesinin nasıl mümkün olabileceğine dair
soruların uyarıcı örneği olarak değerlendirilmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kültürel çalışmalar |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Mart 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 23(1) Sayı: 45 |