Gündelik hayat pratikleri hiç olmadığı kadar görüntüyle yakın olmaya başladığı için, belirli araçlar vasıtasıyla üretilen görüntülerin insanın gerçeklikle kurduğu ilişkiyi kökünden etkilediği açıktır. Görüntü, aygıtların dolayımlamasıyla elde edilen bir şey olduğu için gerçekliği deforme etmektedir. Bu çalışmada görüntünün gerçeklikle kurduğu ilişkinin teknolojik araçların dolayımı ve kurgu mantığı içerisinde nasıl gerçekleştiği ele alınmaktadır. Görüntünün tarihsel seyri ortaya konulmakla birlikte, esas niyet, bu süreç içerisinde görüntünün yapısal sonuçlarının değişmediği ve her halükarda kurgulamaya gidildiğini ve gerçeklikle dolayım ekseninde bir ilişki kurulduğunu göstermektir. Makalede teknoloji ve araç merkezli bir tartışmaya girilmekte, görüntüyü üreten araçlarla birlikte yapısal olanın izleri sürülmektir. Dolayısıyla kurgu, bağlam ve çerçeve gibi asli kavramlar diyalektik bir biçimde yoluna devam etmektedir. Her görüntü, nesnesini çerçevelemekte, bağlama oturtmakta ve yeniden kurgulamaktadır. Sonuçta görüntü yapısal nedenlerden ötürü gerçeklikle arasına mesafe koymakta ama aynı zamanda gerçekliği herhangi bir nesneye atıfta bulunmaksızın ve her seferinde istediği gibi inşa edebilmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 27 Sayı: 2 |