Büyük Selçuklular, henüz devletlerini kurmuşken
önemli bir mücadeleye daha girmişlerdi: İslam dünyası liderliği savaşı.
Selçuklu sultanları kendilerini dünyevî lider, Abbasî halifelerini de dinî
lider olarak tanıtmış ve bu iki gücün birleşmesi için taraflar akrabalık tesis
etme yoluna gitmişlerdi. Böylece iki hanedan hem birbirine daha da yakınlaşmış,
siyasî ve dinî gücün birleşmesi ile diğer devletlere karşı da daha güçlü bir
duruş sergilemişlerdir.
Tuğrul Bey’in, halifenin kızı ile evlenmesi,
Selçukluların siyasî gücü elde etmeye ve İslam dünyasında kendilerine önce yer
edinmeye, ardından da liderlik sıfatını almaya çalıştıkları bir dönemde
gerçekleşmiştir. Bu, oldukça önemli bir hadise olup, çalışmada görüleceği
üzere, hiç de olağan karşılanan ve kolay gerçekleşen bir evlilik olmamıştır.
Ardından İslam dünyası liderliğindeki güç dengesinin Selçuklular lehine
dönmesi, bu ikili arasında kaçınılmaz olarak rollerin de değişmesine yol açmış,
bu sefer de Abbasî halifesi, Melikşah’ın kızıyla evlenme konusunda ısrarcı
olmuştur.
Ortaçağ dünyasında Batı’da olduğu gibi İslam
dünyasında da evlilikler daha çok “erki” elde etmek için siyasî amaçlar ile
gerçekleşmiştir. Güce ortak olmaya çalışan ve daha zayıf durumda olan taraf
hemen her zaman talepkâr durumda olmuştur. Çalışmada, evliliklerin siyasî
amaçlar ve güç dengeleri üzerinde oynadığı rol, Selçuklu özelinden iki örnekle
ortaya konulmaya çalışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Temmuz 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 3 Sayı: 2 |