Objective: Facial pressure sores due to
the mask used during noninvasive mechanical ventilation (NIMV) treatment is one
of the most important factors preventing the success of the treatment. This
study was conducted as a longitudinal type descriptor in order to investigate
the factors affecting the frequency and occurrence of pressure sores in the
face region in patients receiving NIMV treatment in the internal intensive care
unit of a public hospital in the Western Black Sea Region.
Methods: The sample of the study consisted
of 33 patients who received treatment between 01 February 2018 - 01 February
2019. Patients with the inclusion criteria were evaluated for the first 24
hours after the start of NIMV treatment and the data were recorded at 2, 6, 12
and 24 hours of treatment. Only oro-nasal masks were used during NIMV
treatment. Descriptive statistical methods, Mann-Whitney U test, Friedman Test,
Bonferroni corrected Wilcoxon signed-ranks test, Fisher's exact test and
Fisher-Freeman-Halton exact test were used in the evaluation of the data.
Results: As a result of the research,
75.8% of the patients were in Stage I, 6.1% were in Stage II. The incidence of
pressure sores on the face was 81.9%. The Glaskow Coma Score of the patients
increased significantly and mask compliance score increased significantly with
the initiation of treatment. The patients with stage II facial pressure sores
were treated with thin gas dressing. The mean age of the patients who developed
pressure sores in the facial region was 73.37 ± 13.43 years, and the
development of facial pressure sores was significantly higher in patients with
chronic disease, steroid therapy and obese patients.
Conclusion: Since the incidence of facial
pressure sores is very high in the first 24 hours in patients receiving NIMV
treatment, we suggest similar studies with different types of masks.
Noninvasive mechanical ventilation facial pressure sore nursing care
Amaç: Noninvaziv mekanik ventilasyon (NIMV) tedavisi sırasında kullanılan maskeye bağlı gelişen
yüz basınç yaralanmaları tedavi başarısını olumsuz yönde etkileyen en önemli
etkenlerden biridir. Bu çalışma, Batı Karadeniz Bölgesinde yer
alan bir devlet hastanesinin dahili yoğun bakım ünitesinde NIMV tedavisi alan hastalarda yüz bölgesindeki basınç yarası sıklığını ve oluşumunu
etkileyen faktörlerin incelenmesi amacıyla longitudinal tipte tanımlayıcı
olarak yapıldı.
Yöntem: Araştırmanın örneklemini 01 Şubat 2018 – 01 Şubat 2019 tarihleri arasında tedavi alan 33 hasta oluşturdu. Araştırmaya dahil olma kriterlerini taşıyan hastalar
NIMV tedavisi başlangıcından itibaren ilk 24 saat değerlendirildi ve veriler
tedavinin 2., 6., 12. ve 24. saatlerinde kayıt altına alındı. NIMV tedavisi süresince sadece oro-nazal
maske kullanıldı. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiksel metodlar,
Mann-Whitney U testi, Friedman Testi, Bonferroni düzeltmeli Wilcoxon
signed-ranks testi, Fisher’s exact testi ve Fisher-Freeman-Halton exact testi
kullanıldı.
Bulgular: Araştırma sonucunda hastaların %75,8’i evre I, %6,1’i evre II olmak üzere yüz bölgesi basınç yarası oluşma sıklığının %81,9 olduğu belirlendi. Tedavinin başlaması ile
birlikte hastaların Glaskow Koma Skorunun anlamlı olarak yükseldiği, maske uyum
puanının anlamlı olarak arttığı görüldü. Evre II yüz bölgesi basınç yarası gelişen hastalara ince gazlı pansuman ile kapama işlemi uygulandı. Yüz bölgesinde basınç yarası gelişen hastaların yaş ortalaması 73,37±13,43, kronik
hastalığa sahip olan, steroid tedavisi alan ve obez hastalarda yüz bölgesi
basınç yarası gelişimi dikkat çekici düzeyde yüksek olduğu görüldü.
Sonuç: NIMV tedavisi uygulanan
hastalarda ilk 24 saat içerisinde yüz bölgesi basınç yarası gelişme sıklığının
oldukça yüksek olduğu bu nedenle farklı tip maske kullanımı ile benzer
çalışmaların yapılmasını önermekteyiz.
Non invaziv mekanik ventilasyon yüz bölgesi basınç yarası hemşirelik bakımı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hemşirelik |
Bölüm | Özgün Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Ocak 2020 |
Gönderilme Tarihi | 24 Ekim 2019 |
Kabul Tarihi | 30 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |