Amaç: Pulmoner emboli acil servislerde sık karşılaşılan ve yüksek mortaliteye sahip bir pulmoner vasküler hastalıktır. Pulmoner emboli tanısı için geliştirilmiş spesik bir biyobelirteç henüz dünyada bulunmamaktadır. Çalışmamızda acil servise başvuran akut pulmoner emboli tanısı alan hastaların başvuru anındaki ortalama trombosit hacmi (mean platelet volume, MPV) değerlerini incelemeyi, MPV değerlerinin pulmoner emboli hastalığından kuşku duymada kullanılıp kullanılamayacağını araştırmayı amaçladık.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmamıza dahil etme kriterlerine uyan 51 pulmoner emboli tanısı konulan hasta ve aynı demografik özelliklere sahip, 18 yaş üzeri aktif bir şikâyeti / kronik hastalığı olmayan ve genel kontrol amaçlı hastanemize başvurmuş 25 sağlıklı gönüllü kişi dahil edilmiştir. Hastaların verileri, hastanenin sisteminden ve hastaların takip dosyalarından elde edilmiştir. Çalışmamızda hastaların yaş, cinsiyet ve başvuru anındaki MPV değerleri incelenmiş ve kontrol grubu ile karşılaştırılmıştır.
Bulgular: MPV değeri hasta grubunda 7.87±1.85 fL, kontrol grubunda 7.94±1.24 fL olarak bulundu. Hasta grubunda kontrol grubuna göre daha yüksek değerler saptanmasına rağmen istatistiksel olarak anlamlı değerlendirilmedi (p=0.176, p<0.05). Hastaların trombosit değerleri 268.14±104.86 x10³/ μL, kontrol grubunun ise 276.04±83.36 x10³/μL olarak bulundu ve istatistiksel olarak anlamlı saptanmadı (p=0.441, p<0.05).
Sonuç: Sonuç olarak çalışmamızda pulmoner emboli hastalığı ile MPV değeri arasında anlamlı bir ilişki bulun-mamıştır. Bu yüzden MPV değerinin pulmoner emboliden kuşku duymada veya tanısında etkili olmadığını düşünmekteyiz
Objective: Pulmonary embolism is a pulmonary vascular disease that is frequently encountered in emergency departments and has a high mortality. A specic biomarker developed for the diagnosis of pulmonary embolism is not yet available in the world. In our study, we aimed to examine the mean platelet volume (MPV) values of the patients who were diagnosed with acute pulmonary embolism and admitted to the emergency department, and to investigate whether MPV values could be used to suspect pulmonary embolism.
Material and Methods: Our study included 51 patients diagnosed with pulmonary embolism who met our inclusion criteria, and 25 healthy volunteers with the same demographic characteristics, over the age of 18 without any active complaint / chronic disease, and who admitted to our hospital for general control. The data of the patients were obtained from the hospital’s system and from the follow-up files of the patients. In our study, the age, gender and MPV values of the patients at the time of admission were examined and compared with the control group.
Results: The MPV value was 7.87±1.85 fL in the patient group and 7.94±1.24 fL in the control group. Although higher values were found in the patient group than in the control group, it was not statistically signicant (p=0.176, p<0.05). The platelet values of the patients were found to be 268.14±104.86 x10³/μL, and the control group as 276.04±83.36 x10³/μL, and it was not statistically significant (p=0.441, p<0.05).
Conclusion: In conclusion, no signicant relationship was found between pulmonary embolism and MPV in our study. Therefore, we think that the MPV is not eective in suspecting or diagnosing pulmonary embolism.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Özgün Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 5 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 24 Sayı: 3 |
Bu Dergi, Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Yayınıdır.