İsrail, 2020 sonrası dönemde içeride Filistinlilere karşı baskıyı artıran, dışarıda ise komşu Arap devletlerine karşı yoğunlaşan saldırgan bir politikaya yönelmiştir. İsrail iç ve dış politikasında yaşanan bu değişim önemli ölçüde 2000 sonrası dönemde Orta Doğu güvenlik mimarisinin yaşadığı dönüşümün bir sonucudur. 2003 yılındaki ABD işgali ile başlayıp 2010 yılındaki Arap Baharı ile devam eden süreç Irak, Mısır ve Suriye gibi bölgesel aktörlerin zayıflayarak bölgesel siyasetteki ağırlıklarını kaybetmesiyle sonuçlanmıştır. Arap Baharı sürecinde Filistin meselesine kitlesel destek ve kamuoyu ilgisi uyandıran Reformcu İslamcılık düşüncesinin zayıflaması da Arap kamuoyu nezdinde Filistin meselesine olan ilgide bir azalma ortaya çıkarmıştır. Irak, Suriye ve Mısır gibi güçlü bölgesel aktörlerin zayıfladığı, Reformcu İslamcılık düşüncesinin itibar kaybettiği bir dönemde ekonomik olarak güçlü olsalar da askeri açıdan zayıf olan Körfez ülkelerinin Filistin meselesinde liderliğe soyunmaları İsrail’in elini güçlendirmiştir. Bölgede İsrail’i sınırlama/dengeleme kabiliyetine sahip aktörlerin pozisyonlarında yaşanan zayıflama İsrail’i iddialı ve revizyonist politikalar konusunda cesaretlendirmiştir.
Filistin meselesi Orta Doğu güvenlik mimarisi İsrail ABD dış politikası
In the post-2020 period, Israel has pursued a policy of increasing repression against the Palestinians domestically and an intensified aggressive policy against neighboring Arab states externally. This change in Israeli domestic and foreign policy is largely a result of the radical transformation of the security architecture of the Middle East in the post-2000 period. Beginning with the 2003 US invasion and continuing with the Arab Spring in 2010, regional actors such as Iraq, Egypt and Syria have weakened and lost their weight in regional politics. The weakening of Reformist Islamism, which aroused mass support and public interest in the Palestinian issue during the Arab Spring, also led to a decline of the Arab public’s interest in the Palestinian issue. At a time when strong regional actors such as Iraq, Syria and Egypt have been weakening and the idea of Reformist Islamism has been losing prestige, the Gulf countries, which are economically strong but militarily
weak, having assumed leadership in the Palestinian issue strengthened Israel’s hand. The weakening of the positions of the actors capable of limiting/balancing Israel in the region has encouraged Israel to adopt assertive and revisionist policies.
.
Question of Palestine Security Architecture of the Middle East Israel US Foreign Policy
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası Siyaset |
Bölüm | Araştırma |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 24 Ekim 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 5 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 22 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 112 |